Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12030 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15246 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.11.2009 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.01.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ..., ..., ... ve bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:_ K A R A R _Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.Bir kısım davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulü ile 247 ada 1 parsel sayılı taşınmazın satış suretiyle ortaklığının giderilmesine karar verilmiştir.Hükmü, davalılardan ..., ..., ... ve bir kısım davalılar vekili temyiz etmişlerdir.Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.Somut olaya gelince;1-Dava konusu taşınmazda pay maliki olan ..'ın davaya dahil edilmedikleri anlaşıldığından öncelikle davaya dahil edilerek taraf teşkilinin sağlanması,2-Paydaşlardan . ve ...'in dava tarihinden önce, .'un ise karar tarihinden önce vefat ettikleri anlaşıldığından mirasçılık belgeleri temin edilerek mirasçılık belgelerine göre denetim yapılmak suretiyle taraf teşkilinin sağlanması,3-Ayrıca dava dilekçesi ve gerekçeli kararın davalılardan ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'e usulüne uygun tebliğ edilmediği anlaşıldığından dava dilekçesinin adı geçen davalılara yargılama sırasında bilinen adreslerine yapılan tebligatların iadesi ve adreslerin tespit edilememesi halinde MERNİS adreslerine tebliğ edilerek usulüne uygun şekilde tebligat yapılarak taraf teşkilinin sağlanması gerekir.Mahkemece yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda taraf teşkili tam olarak sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 24.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.