MAHKEMESİ : Kemalpaşa 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 11/02/2014NUMARASI : 2012/389-2014/59 Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.11.2012 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkının genişletilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_Davacı vekili, müvekkiline ait 53 parsel lehine Kemalpaşa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/324 Esas, 2011/274 Karar sayılı ilamı ile 45,55 ve 9 parsel sayılı taşınmazlardan 2.50 metre eninde geçit tesis edildiğini, ancak 9 parsel sayılı taşınmazda geçit tesis edilen kısmın bir bölümün erozyona uğradığını, müvekkili lehine tesis edilen geçitin eninin yer yer 1.50 metrenin altına düştüğünü, mahkemece tespit edilecek ve sorunsuz geçiş sağlayacak şekilde genişletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı A.. G.. vekili, davacının iddia ettiği yolun kesinlikle 1.50 metreye düşmediğini, söz konusu yolda yer yer göçüklerin oluştuğunu, davacının mevcut yoluna sahip çıkması gerekirken yolun dere kısmına hiçbir önlem almadan müvekkilinden tekrar yol istemesinin kötüniyet göstergesi olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacının geçit hakkını istinat duvarı ile sağlamlaştırma imkanı var iken daha önce aleyhine geçit kurulan davalı komşu taşınmazdan tekrar geçit hakkı tesisi istemesinin komşuluk hukuku ilkeleri ve fedakarlığın denleştirilmesi ilkesi ile bağdaştırılmasının olanaklı olmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki;16.01.2013 tarihli bilirkişi raporunda davalı taşınmaz üzerinde kurulan geçitin bazı bölümlerinde akan derenin taşıdığı yağmur sularının güzergahın bazı bölümlerini aşındırdığı, bu şekilde güzergahı daraltarak geçişi engellediğinin tespit edildiği belirtilmiş ise de bilirkişi rapor ve krokisinde bu konuda ayrıntılı bilgi verilmemiştir. Mahkemece, öncelikle 9 parsel sayılı taşınmazın son tapu kaydı getirtilip malikleri belirlenerek ve yeniden keşif yapılıp bilirkişilerden rapor alınarak erezyon nedeniyle kısmen aşınan yerlerin makul ölçülerde masraf yapılarak ve emek sarfedilerek geçişe uygun hale getirilip getirilemeyeceği araştırılarak bu şekilde talebin karşılanmasının mümkün olmaması halinde dava konusu taşınmaz boyunca nispi geçit ihtiyacının karşılanması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 30.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.