MAHKEMESİ : Burdur Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 03/12/2013NUMARASI : 2012/388-2013/930Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.02.2011 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma bozmaya uyularak sonunda; davanın kabulüne 219 parsel yönünden feragat nedeniyle reddine dair verilen 03.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmü davalılardan NaciyeYavuz ve B.. Y.. temyiz etmiştir.Dairemizin 14.06.2012 günlü ve 2012/7527 Esas, 2012/8426 Karar sayılı ilamı ile 246, 248, 249 ve 253 parsel sayılı taşınmazların yararına geçit kurulabilecek komşu parsellerden miktar itibari ile daha büyük oldukları anlaşılan 254 ve 257 parsel sayılı taşınmazlar üzerinden kurulacak alternatiflerin değerlendirilmesine işaretle bozulmuştur.Mahkemece, bozma ilamına uyularak görülmekte olan dava ile birleştirilen Ağlasun Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2011/47 Esas sayılı dosyasında davacı S.. S..'ın maliki olduğu 219 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit hakkı kurulmasını talep ettiği, yargılama aşamasında davadan vazgeçtiği gerekçesiyle birleştirilen Ağlasun Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2011/47 Esas sayılı davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, asıl ve birleştirilen diğer davaların kabulüne karar verilmiştir.Hükmü, davalılar B.. Y.., N.. Y.. ve F.. K.. vekili temyiz etmiştir.1-Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.2- Birleştirilen Ağlasun Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2011/47 Esas sayılı dosyaya yönelik temyiz itirazlarına gelince; 6100 sayılı HMK’nın 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir. Aynı Kanunun “Feragat ve kabulün şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Feragatin kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl edeceği hükme bağlanmıştır. Somut olayda, davacı S.. S.., Ağlasun Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2011/47 Esas sayılı dosyası ile maliki olduğu 219 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit hakkı istemine ilişkin talebinden 03.12.2013 tarihli oturumda vazgeçtiğini beyan etmiştir. Bu durumda mahkemece davanın reddine karar vermek ve yargılamada kendilerini vekille temsil ettiren davalılar yararına vekalet ücretine hükmetmek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebebple hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 15.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.