MAHKEMESİ : Tunceli Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 09/10/2013NUMARASI : 2011/241-2013/287Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.07.2011 gününde verilen dilekçe ile yola elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 09.10.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ve Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDava, yola elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile elatmanın önlenmesine, “B” harfi ile gösterilen merdivenin ve “D” harfi ile gösterilen ağacın kal'ine karar verilmiştir.Hükmü, Hazine vekili ve davalı temyiz etmiştir.1-Hazine vekilinin temyiz itirazları yönünden;6100 sayılı HMK'nın 61. maddesinde; “Taraflardan biri davayı kaybettiği takdirde, üçüncü kişiye veya üçüncü kişinin kendisine rücu edeceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı üçüncü kişiye ihbar edebilir” ve HMK'nın 63. maddesinde de “Dava kendisine ihbar edilen kişi, davayı kazanmasında hukuki yararı olan taraf yanında davaya katılabilir” şeklinde düzenlemelere yer verilmiştir. HMK'nın 64. maddesinde ise, ihbar edilen davada verilen hükmün ihbar eden kişiye etkisi hakkında 69. maddenin ikinci fıkrası hükmünün kıyasen uygulanacağı belirtilmiştir. Davacı vekilinin 08.12.2011 tarihli dilekçesi ile dava Hazineye ihbar olunmuş ancak, Hazinenin asli ya da feri müdahil olarak davaya katıldığına ilişkin bir dilekçe ya da duruşmada bu yönde ileri sürülen bir beyana rastlanmamıştır. Hüküm ancak taraflarca temyiz edileceğinden ihbar olunan Hazine vekilinin HMK'nın 61. ve 69/2 maddesi gereğince temyiz hakkı bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerekmiştir.2-Davalının temyiz itirazlarına gelince; mahkemece, bilirkişi raporunda “D” harfi ile gösterilen ağacın davalı tarafından dikildiği kabul edilerek elatmanın önlenmesine ve ağacın kal'ine karar verilmiştir. Ancak tüm dosya ve tanık beyanları nazara alındığında davalının yola ağaç dikmek suretiyle el attığı, kal'ine karar verilen ağacın davalı tarafça dikildiği ispatlanamamıştır. Buna göre, davaya konu ağaç yönünden davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle Hazine vekilinin temyiz dilekçesinin REEDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 14.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.