MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, müsadereHÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Hükmedilen cezaların süresine göre sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 318. maddesi gereğince REDDİNE karar verilerek yapılan incelemede;Sanıklardan ... hakkında 5237 sayılı TCK.'nın 58. maddesine dayanak yapılan tekerrüre esas ilamın .... Asliye Ceza Mahkemesine ait olmasına rağmen hüküm fıkralarında .... Ağır Ceza Mahkemesi olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak görüldüğünden, bozma nedeni sayılmamıştırA- Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'e karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'e kar??ı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'ya karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'e karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'e karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'e karşı hırsızlık suçundan, sanıklar ..., ..., ..., ve ... hakkında katılan ...'ya karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'e karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'e karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı hırsızlık suçundan, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...-...'a karşı işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakk??nda katılan ...-...'ye karşı işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında suç eşyasının satın alınması yada kabul edilmesi suçundan, suça konu ve emanet memurluğunun 2011/1041 sırasında kayıtlı para ve altın eşyalar hakkında 5237 sayılı TCK.'nın 55. maddesi gereğince kazanç müsaderesine hükmedilmesine ilişkin kararın katılan ... vekili tarafından temyizine yönelik yapılan incelemelerde; Sanıklar hakkında katılanlar ..., ..., ..., ... ve ...'e karşı hırsızlık suçlarından temel ceza belirlenirken suça konu malların ve araçların değeri gözetilerek, 5237 sayılı TCK'nın 61. maddesi uyarınca alt sınırdan orantılı şekilde ayrılmak gerekirken, yazılı şekilde alt sınırdan uygulama yapılması, olay yerlerinden alınan kamera kayıtlarına göre sanıkların tanınmamak amacıyla yüzlerinin kapalı olduğunun anlaşılması karşısında katılanlar ..., ... ve ...'ya karşı hırsızlık suçlarından hüküm kurulurken 5237 sayılı TCK'nın 142/2-f yerine yazılı şekilde uygulama yapılması karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1- 5237 sayılı TCK’nın 55. maddesinin 1. fıkrasının son cümlesinde; “… Bu fıkra hükmüne göre müsadere kararı verilebilmesi için maddi menfaatin suçun mağduruna iade edilememesi gerekir” hükmüne yer verildiği, bu nedenle, el konulmuş olan maddi menfaatlerin suçun mağduruna iade edilebildiği veya iade edilebilme imkanının bulunduğu ya da suçun mağdurunun belli olduğu durumlarda kazanç müsaderesine hükmetme imkanının bulunmadığı, bu durumda suçun mağdurlarının, “kazanç müsaderesinin konusunu oluşturan değeri”, sanıklardan talep etme hak ve imkanına sahip olduğu, mağduru belli olan ve hırsızlık suçunun konusunu oluşturan şeyin tutarının özel hukuk davası yoluyla talep edilebileceği gözetilmeden ve bu kapsamda yasal koşulları gerçekleşmeyen 5237 sayılı TCK'nın 55. maddesine yanlış anlam verilerek, kazanç müsaderesine karar verilmesi,2- “Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53.madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ... ve müdafiilerinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından “TCK'nın 53. ve 55. maddelerinin uygulanmasına ilişkin bölümler” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,”B- Sanık ... hakkında müşteki ...'e hırsızlık suçundan, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...-...'a karşı hırsızlık suçundan, Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...-...'ye karşı hırsızlık suçundan, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'e karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'ya karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'e karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından, 1- Sanık ...'ün aşamalardaki savunmalarında suç tarihi olan 02.10.2010 tarihinde ...'de asker olduğunu iddia etmesi karşısında; ilgili askerlik şubesinden sanığın suç tarihinde silah altında bulunup bulunmadığı sorulduktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve tespiti gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu, yazılı şekilde karar verilmesi,2- Katılan ...'a ait işyerinden sigara, para ve otomobilin anahtarlarını alarak ve hemen akabinde bu anahtarla otomobili çalan sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...'ün eylemlerinin bir bütün halinde 5237 sayılı TCK'nın 142/2-d maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde iki ayrı hırsızlık suçu kabul edilerek aynı yasanın 142/1-b ve 142/2-d maddeleri uyarınca uygulama yapılması,3- Katılan ...'ye ait işyerinden sigara, içki, para, bilgisayar, çelik kasa ve otomobilin anahtarlarını alarak ve hemen akabinde bu anahtarla otomobili çalan sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ...'ün eylemlerinin bir bütün halinde 5237 sayılı TCK'nın 142/2-d maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde iki ayrı hırsızlık suçu kabul edilerek aynı yasanın 142/1-b ve 142/2-d maddeleri uyarınca uygulama yapılması,4- Sanıkların tüm aşamalarda suçlamaları reddettikleri, sanıkların müsnet suçları işlediğine ilişkin dosya kapsamındaki tek delilin ... Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen bir soruşturmada elde edildiği anlaşılan sanıklar arasındaki teknik takibe dayalı telefon görüşme kayıtları olduğu, bu görüşmelere ilişkin dosya kapsamındaki tapeler incelendiğinde ise sanıkların müsnet suçları işlediğine ya da işlenen suçlara herhangi bir surette iştirak ettiklerine dair kuşkudan uzak herhangi bir bilgi içermediğinin görüldüğü, kaldı ki sanıklar arasındaki iletişim tespitlerini gösterir tape kayıtlarının tek başına atılı suçların işlendiğine delil kabul edilemeyeceği, bu surette sanıkların hükümlülüğüne yeterli, hukuka uygun, kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı kanıt bulunmadığı gözetilmeden, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında müştekiler ..., ..., ... ve ...'e karşı, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında müşteki ...'a karşı ve sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında müşteki ...'a karşı yüklenen suçlardan beraatleri yerine yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ... müdafii, sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ... ve müdafiilerinin temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme kısmen uygun kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, 23.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.