Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9424 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 25675 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I- Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;Fikir birliği içinde hareket edilerek birden fazla kişiyle birlikte gerçekleştirildiği sabit olan eyleme ilişkin olarak konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümde, sanıklar hakkında TCK'nın 119/1-c. maddesinin uygulanması gereği düşünülmeden eksiz ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;TCK'nın 53/1. maddesinin c bendindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun, "kendi alt soyu" yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, kendi alt soyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkilerde ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin düşünülmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebli??nameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından ‘‘TCK’nın 53/1. maddesinin uygulanmasına’’ ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine ‘‘53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına’’ cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II- Hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1- Sanıklar hakkındaki iddianamede TCK’nın 42/2-d ve 145. maddelerinin uygulanması talep edildiği halde, sanıklara 5271 sayılı CMK'nın 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı tanınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle savunma haklarının kısıtlanması, 2- Suça konu eşyanın değerinin 50 TL civarında olduğunun belirlenmiş olması karşısında; hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin az olması ve sanıkları neticeye götüren kastın da fiil gibi ele geçen eşyaya yönelik bulunması nedeniyle tayin edilen cezadan TCK'nın 145. maddesi gereğince belirlenecek oranda indirim yapılması gereği gözetilmeden sanıklar hakkında fazla ceza tayini, 3- Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanıkların, müştekinin ikamet ettiği apartmanın bodrum katında bulunan kömürlüğe girerek bir çuvala doldurdukları suça konu eşya ile birlikte söz konusu binadan çıktıktan sonra yakalandıklarının anlaşılması karşısında; teşebbüsün ulaştığı derece, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı gözetilmek suretiyle olaya uygun olarak yapılacak indirimde, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeden, sanıkları cezasından en üst oranda indirim yapılması,4- TCK'nın 53/1. maddesinin c bendindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun, "kendi alt soyu" yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, kendi alt soyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkilerde ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin düşünülmemesi, 5- 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK'nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, sanığa yüklenen yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayıyı yasanın 8/1 maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi uyarınca 3 numaralı bozma yönünden kazanılmış hakkın gözetilmesine 26.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.