Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9406 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 25862 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I- Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;İşyeri dokunulmazlığının ihlali suçunda eylemin fikir birliği içinde hareket edilerek birden fazla kişiyle birlikte gerçekleştirildiğinin anlaşılması karşısında, TCK'nın 119/1-c. maddesinin uygulanması gereğinin gözetilmemesi karşı temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre o yer Cumhuriyet savcısı ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,II- Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümün temyiz incelemesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;Hırsızlık suçundan 142/1-b uyarınca verilen 2 yıl hapis cezasının 143/1. maddeye göre ¼ oranında artırılması sırasında 2 yıl 6 ay yerine yazılı şekilde 2 yıl 4 ay hapis cezasına hükmedilmesi buna bağlı olarak 168/1. maddeden indirim ile sonuç cezanın eksik tayini,Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK'nın 143. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümde “2 yıl 4 ay” , 168. maddenin uygulanmasına ilişkin bölümden de “9 ay 10 gün” ibarelerinin çıkarılarak yerine “2 yıl 6 ay” ve “10 ay” ibarelerinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.