Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8945 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 23388 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: I-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ...'un temyiz istemi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, II-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak; Müştekinin 22:30 sıralarında işyerini kapattığını ve ertesi sabah saat 06:20'de işyerine gittiğinde hırsızlık olduğunu anladığını belirtmesi, suç tarihinde güneşin 06:03’de doğduğunun, 17:51’de battığının ve TCK'nun 6/1-e maddesi uyarınca yaz saati uygulaması da dikkate alındığında gecenin 06:03’de bittiğinin anlaşılması karşısında, suçun öğrenildiği saat ile gece vaktinin bitim saatinin birlikte değerlendirilmesinde "şüpheden sanık yararlanır" ilkesi uyarınca eylemin gündüz gerçekleştirildiğinin kabulü gerektiği gözetilmeden ve eylemin geceleyin gerçekleştirildiğine ilişkin delillerin nelerden ibaret olduğu da karar yerinde gösterilip tartışılmadan, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayin edilmiş olması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'un temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak, aynı yasanın 142/1-b, 168/2 ve 62. maddeleri gereğince sonuç cezanın 10 ay hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, III-Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelenmesine gelince; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak; Müştekinin 22:30 sıralarında işyerini kapattığını ve ertesi sabah saat 06:20'de işyerine gittiğinde hırsızlık olduğunu anladığını belirtmesi, suç tarihinde güneşin 06:03’de doğduğunun, 17:51’de battığının ve TCK'nun 6/1-e maddesi uyarınca yaz saati uygulaması da dikkate alındığında gecenin 05:03’de bittiğinin anlaşılması karşısında, suçun öğrenildiği saat ile gece vaktinin bitim saatinin birlikte değerlendirilmesinde "şüpheden sanık yararlanır" ilkesi uyarınca eylemin gündüz gerçekleştirildiğinin kabulü gerektiği gözetilmeden ve eylemin geceleyin gerçekleştirildiğine ilişkin delillerin nelerden ibaret olduğu da karar yerinde gösterilip tartışılmadan, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 116/2. maddesi yerine 116/4. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayin edilmiş olması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'un temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 12.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.