Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7359 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 36091 - Esas Yıl 2014





Hırsızlık suçundan sanık ...'ın, 765 sayılı TCK'nın 492/2, 522/1, 523/1, 59/2 ve 647 sayılı Kanun'un 4. maddesi gereğince 132.000.000 TL. ağır para cezası ile cezalandırılmasına, 647 sayılı Kanun'un 6. maddesi gereğince cezasının ertelenmesine dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 13.02.2001 tarih ve 1999/34 esas, 2001/10 karar sayılı kararının Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 25.06.2002 tarihli ilamı ile onanarak kesinleşmesinden sonra, hükümlünün adlî sicil arşiv kaydının silinmesi talebinin reddine ilişkin ... Asliye Ceza Mahkemesinin 26.12.2011 tarih ve 2011/368 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile hükümlüye ait arşiv kaydının silinmesine dair aynı Mahkemenin 06.02.2012 tarih ve 2011/368 değişik iş sayılı ek kararına karşı, Adalet Bakanlığı'nın 03.11.2014 gün ve 94660652-105-44-1287-2014-19113/65126 sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 24.11.2014 gün ve 2014/374724 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,MEZKUR İHBARNAMEDE;Dosya kapsamına göre; karar tarihinde yürürlükte bulunan 5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu'nun geçici 2. maddesinin 2. fıkrasında ‘"Birinci fıkra gereğince işlem yapılarak arşive alınan kayıtlar hakkında, 3682 sayılı Kanun'un 8. maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu veya ertelenmiş olan hükmün esasen vaki olmamış sayıldığı hallerde bu tarih esas alınarak Anayasa’nın 76. maddesi ve özel kanunlarda sayılan suç ve mahkûmiyetler dışındaki kayıtlar için ilgilinin, Cumhuriyet başsavcılığının veya Adlî Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünün talebi üzerine hükmü veren mahkemece veya talep edenin bulunduğu yer asliye ceza mahkemesince arşiv kaydının silinmesine karar verilir." şeklindeki düzenleme nazara alındığında, arşiv kaydının hırsızlık suçuna ilişkin olduğu anlaşıldığından, 5352 sayılı Kanun’un Geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca mahkûmiyet hükmünün arşiv kaydından çıkarılmasının mümkün olmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu, anlaşılmıştır.GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı incelenen dosya içeriğine göre yerinde görüldüğünden kabulü ile; hırsızlık suçundan 765 sayılı TCK'nın 492/2, 522/1, 523/1, 59/2 ve 647 sayılı Kanun'un 4. maddesi gereğince 132.000.000 TL. ağır para cezası ile cezalandırılmasına ve 647 sayılı Kanun'un 6. maddesi uyarınca erteli hapis cezasına hükümlü ...'ın adli sicil arşiv kaydının silinmesine ilişkin ... Asliye Ceza Mahkemesinin 06.02.2012 tarih ve 2011/368 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi gereğince BOZULMASINA, hükümlünün suç tarihinde ... Belediye Başkanlığı tarafından abonelik esasına göre bedeli ödendiğinde ancak yararlanılabilen suyu abonesiz kullandığından mühürlenmesi üzerine mührü bertaraf ederek kaçak kullanmaya devam ettiği ve hakkında dava açılmadan zararı karşıladığından 765 sayılı TCK'nın 523/1 maddesi de uygulanmak suretiyle cezalandırılmasına karar verildiği de dikkate alındığında, 02.07.2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun 83. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 163. maddesine eklenen 3. fıkra uyarınca “abonelik esasına göre yararlanılabilen suyun sahibinin rızası olmaksızın ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tüketilmesinin” karşılıksız yararlanma suçunu oluşturduğu, hükmü veren mahkemece de Geçici 2. maddesinin 2. fıkrası gereğince Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla hakkında hırsızlık suçundan dolayı kovuşturma yapılan veya kesinleşmiş olup olmadığına bakılmaksızın hakkında hüküm verilen kişi tarafından şikayetçi kurumun zararının tazmin edilmiş olması halinde ceza verilmeyeceğine dair hüküm gözetilerek, müteakip işlemlerin asıl hükmü veren mahkemece yerine getirilmesine, dosyanın mahalli mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.