MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-Suç tarihi itibariyle yaz saati uygulamasının da geçerli olduğu nazara alınarak gece sayılan zaman diliminin 10.07.2012 ve 11.07.2012 tarihlerinde saat 21.32 itibariyle , 12.07.2012 tarihinde ise saat 21.31 itibariyle başlayacağı, suçun işlendiğinin kabul edildiği en geç saatin ise CD inceleme tutanağı içeriği ve katılanın beyanlarına göre saat 21.11 sıraları olduğu, bu nedenle hırsızlık eyleminin gece sayılan zaman dilimi içerisinde gerçekleşmediğinin kesin olarak belli olması nedeniyle eylemin gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken,sanık hakkında TCK'nın 143. maddesinin tatbiki ile fazla ceza tayin edilmiş olması,2-TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanıklar hakkında uygulanmamasına, karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması;3-6352 sayılı Yasanın 100. maddesi ile CMK'nın 324. maddesinin 4. fıkrasına eklenen cümle gereğince, yargılama gideri olarak tahsiline karar verilen toplam 14-TL'nın 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından, "sanık hakkında TCK’nın 143/1’inci maddesinin uygulanmasına", "TCK’nın 53’üncü maddesinin uygulanmasına" ve "yargılama giderlerine" ilişkin bölümlerin çıkarılarak, sanık hakkında TCK’nın 142/1-b, 43/1 ve 62’nci maddelerine göre verilen ( neticeten 1-yıl 17-ay 5-gün hapis cezasının) (neticeten 2-yıl 1-ay hapis cezası) olarak belirlenmesi suretiyle, ayrıca hüküm fıkrasına "TCK’nın 53/1’inci maddesinde belirtilen ve TCK’nın 53/3’üncü maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; TCK’nın 53/3’üncü maddesi gözetilerek TCK’nın 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin ve "yargılama gideri olarak hesaplanan 14 TL'nin CMK'nın 324/4 maddesine 6352 sayılı Kanunun 100. maddesiyle eklenen değişiklik doğrultusunda hazineye yükletilmesine" cümlelerinin eklenmesi sureti, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.