MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanıkların yakalandıklarında suçlarını samimi olarak ikrar ettikleri, sanık ...’ın üzerinde bulunan 25-TL’nın mağdurun parasından arta kalan para olduğunu beyan ederek rızası ile emniyet görevlilerine teslim ettiği, ayrıca mağdurun aracından çaldıkları cep telefonunun da halen evinde olduğunu beyan ederek emniyet görevlileri nezaretinde evine giderek suça konu cep telefonunu görevlilere teslim ettiği, bu surette sanıkların yakalandıklarında çaldıkları para ve eşyaların bir kısmını mağdura iade edilmek üzere emniyet görevlilerine teslim ederek mağdurun zararını kısmen giderdiklerinin anlaşılması karşısında , mağdurun yapılan kısmi iadeye rızasının bulunup bulunmadığı sorularak 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesi kapsamında sanıklar hakkında değerlendirme yapılması zorunluluğunun gözetilmemesi,2-Gerekçede her iki sanık hakkında da TCK’nın 62’nci maddesinin uygulanarak sanıklara ayrı ayrı neticeten 1 yıl 3 ay hapis cezası verildiğinin belirtilmiş olması karşısında, sanık ... hakkında kurulan hükümde TCK’nın 62’nci maddesinin uygulanmamasına karar verilerek sanığın neticeten 1 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmek suretiyle hüküm ile gerekçe arasında çelişkiye neden olunması,3-Sanık ... hakkında kurulan hükümde, 5237 sayılı TCK'nın 53.maddesinin 3. fıkrasına göre, uzun süreli hapis cezası ertelenenler hakkında, aynı maddenin 1.fıkrasının (c) bendinde öngörülen kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğu uygulanamayacağının gözetilmemesi ,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ...’ın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, 25.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.