MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I) Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;Suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK'nın 151/1, 31/2. maddesindeki mala zarar verme suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı yasanın 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde belirtilen zamanaşımını kesici işlemlerden herhangi birisi gerçekleşmeden 6 yıllık genel zamanaşımının, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ilk hükmün 26.09.2011 tarihinde kesinleştiği ve ikinci suçun da 12.12.2011 tarihinde işlendiği de gözetildiğinde, suç tarihi olan 01.09.2007 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,II) Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;Her bir sevk maddesinin kendi içinde ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğinden, suçun gecenin ilerleyen vakti işlenmesi nedeniyle en üst oranda artırım yapılmasıyla ilgili mahkeme takdirinde bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma isteyen 2 no'lu düşünceye iştirak edilmemiştir.Mağdura ait marketin önündeki buzdolabının asma kilidinin kırılarak içerisinden 40 adet bira çalınması şeklindeki eylemin TCK'nın 142/1-b maddesine uyduğu gözetilmeyerek sanık hakkında kurulan hükümde aynı Kanun'un 142/1-e maddesi ile uygulama yapılması, sonuç ceza değişmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106. maddesinin 4. fıkrasına göre çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezalarının, ödenmemesi halinde hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hırsızlık suçundan kurulan hüküm fıkralarından ''.....ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına'' ilişkin bölümler çıkarılarak, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.