MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlaliHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;30/05/2010 günü ... civarında Asayiş Güven Timleri tarafından şüphe üzerine durdurulan sanığın elindeki çantadan birçok suç eşyası ile birlikte müştekiye ait cep telefonunun da ele geçtiği sanığın aşamalarda yüklenen hırsızlık suçunu kabul etmeyerek yakalanma anında elindeki çanta içinde bulunan suç eşyalarını yakalandığı günün sabahında Kumkapı'da seyyar satıcılık yapan ... isimli şahıstan 800 TL karşılığında satın aldığını belirtmesi yine yakalama anında ele geçen eşyaları aynı zaman diliminde ..., ..., .... ve ... ilçelerinden çalınmış olduğunun anlaşılması karşısında; sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 165/1. maddesinde düzenlenen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunu oluşturup oluşturmadığının karar yerinde tartışılmaması,Kabule göre de;Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, 14.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.