MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlalHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I-Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde, Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; atılı suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;Bu dava sebebiyle yapılan toplamda 38,45 TL davetiye giderinden sanığın sarfına neden olduğu 12,81 TL nin 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK'nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin değerlendirilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama gideri ile ilgili bölüm çıkarılarak yerine ''bu dava sebebiyle yapılan 38,45 TL davetiye giderinden sanığın sarfına neden olduğu 12,81 TL yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle 5271 sayılı CMK.nun 324/4. maddesi uyarınca Devlet Hazinesine yüklenmesine” ibaresi eklenmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince, Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; atılı suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanıklar hakkında hüküm kurulurken, yeniden suç işlemeyecekleri hususunda kanaat gelmediği gerekçe kılınarak 5271 sayılı CMK nın 231. maddesinin uygulanmamasına karar verildiği halde bu kez yeniden suç işlemeyecekleri hususunda kanaat oluşması nedeniyle verilen mahkumiyet hükümlerinin 5237 sayılı TCK nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilmek suretiyle çelişki meydana getirilmesi, 2-Sanık ...'ın adli sicil kaydında yer alan Kazımkarabekir Asliye Ceza Mahkemesinin 2000/20-28 Esas-Karar sayılı 28.09.2005 tarihinde infaz edilen 4 yıl 8 ay 1 gün hürriyeti bağlayıcı ceza ile mahkumiyete dair ilamın, TCK nın 51/1-a maddesine göre ertelemeye engel teşkil ettiğinin gözetilmeyerek sanık hakkında hükmedilen hapis cezalarının ertelenmesine dair yazılı şekilde hüküm kurulması, 3-Bu dava sebebiyle yapılan toplamda 38,45 TL davetiye giderinden her bir sanığın sarfına neden olduğu 12,81 TL nin 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK'nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanıklara yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin değerlendirilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 13.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.