MAHKEMESİ :Çocuk MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Müştekiye ait işyerinden hırsızlık yapan suça sürüklenen çocuklar hakkında TCK'nın 116/2-4, 119/1-c maddeleri uyarınca, işyeri dokunulmazlığını bozma suçundan dava zamanaşımı içerisinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür.I-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hüküm ile ilgili temyiz talebinin incelemesinde;Hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre; 14/04/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 26. maddesiyle değişik 5320 sayılı yasaya eklenen geçiçi 2.madde gereğince hüküm tarihine göre temyizi olanaklı olmadığından suça sürüklenen çocuk ...'in temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasanın geçiçi 2. maddesi yollamasıyla 5271 sayılı CMK'nın 272. maddesi (1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi) gereğince isteme uygun olarak REDDİNE,II-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hüküm ile ilgili temyiz talebinin incelemesinde;Y.C.G.K.'nın Dairemizce de benimsenen 11.12.2012 günlü, 2012/1247 esas ve 2012/1842 karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere; 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesinde düzenlenen “suçun gece vakti işlenmesi”nin suçun daha ağır ceza verilmesini gerektiren nitelikli hâli olması nedeniyle aynı Kanun'un 66/3. maddesi uyarınca dava zamanaşımı sürelerinin hesabında dikkate alınacağı öngörüldüğünden, suça sürüklenen çocuk hakkında zamanaşımından düşme kararı isteyen tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre suça sürüklenen çocuk ... ve müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA,III-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hüküm ile ilgili temyiz talebinin incelemesine gelince;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak; 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK'nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, suça sürüklenen çocuğa yüklenen yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması sebebiyle suça sürüklenen çocuğa yüklenemeyeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ...'in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri yüklenmesine ilişkin kısmın çıkarılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.