Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3115 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 15164 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : ... Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜMLER : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Dosya kapsamında toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; suç tarihinde müştekinin aracıyla seyir halindeyken bir ara sokak üzerine park ederek araçtan indiği, sanıkların müştekinin yanına gelerek kendilerini polis olarak tanıttıkları, müştekinin resmi kimlik görmek istemesi üzerine aralarında tartışma başladığı, tartışmanın itişmeye dönüştüğü, müştekinin yere düşmesinden faydalanan sanıkların anahtarı üzerinde olan araca binerek kaçtıkları sabit görülen olayda; sanıkların basit itişmenin ötesinde müştekiyi malı teslime veya alınmasına karşı koymamaya yetecek nitelikte ve ölçüde cebir veya tehdit kullanmadıkları, müştekinin yaralanmadığına dair kolluk ve aşamalardaki istikrarlı beyanları, herhangi bir yaralanmaya dair sağlık raporunun dosyada mevcut bulunmayışı da dikkate alındığında; sanıkların sübut bulan eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 149/1-c-h maddesine uyan yağma suçunu oluşturduğu yönündeki tebliğname görüşüne iştirak edilmemiştir.I-Sanık ... ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde: Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakta ise de; hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi halinde eylemin nitelikli hırsızlık suçuna dönüşeceği ve eylemi uzlaşma kapsamı dışına çıkaracağı gözetilip yüklenen suçu gece vakti işlediği anlaşılan sanık hakkında uzlaşma hükümleri uygulanamayacağı belirlenerek yapılan incelemede;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak;Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53.madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümden “b” bendinin çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II-Sanık ... ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde: Dairemizce de benimsenen ve ...'nın 05.03.2013 günlü, 2012/1-1560 esas ve 2013/81 karar sayılı ve aynı günlü 2013/8-131 esas ve 2013/75 karar sayılı içtihatlarında da belirtildiği üzere, temyiz incelemesinden önce sanığın ölmesi hâlinde, müsadereye tâbi eşya olsa bile 5237 sayılı TCK'nın 64. maddesi uyarınca, hükmün bozulmasıyla yetinilmesi, müteakip işlemlerin ise; mahkemesince yapılması gerekir.UYAP'tan alınan nüfus kaydına göre, sanık ... ...'ın 22.08.2015 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, 5271 sayılı CMK'nın 223/8 ve TCK'nın 64/1. maddeleri uyarınca sanığın öldüğünün anlaşılması hâlinde kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde zorunlululuk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... müdafiiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 27/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.