MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Hırsızlık eyleminin gece sayılan saat dilimi içerisinde işlendiğinin anlaşıldığı halde sanık hakkında TCK’nın 143. maddesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığı için bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Kocaeli 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 28.09.2006 gün ve 2001/41 esas, 2006/368 karar sayılı ilamının ceza miktarı itibariyle kesin nitelikte olması dikkate alınarak, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nın 305/son maddeleri uyarınca tekerrüre esas olamayacağının gözetilmemesi,2-TCK’nun 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına, karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması;3-Suçu birlikte işleyen sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine 5271 sayılı CMK.nun 326/2. maddesine aykırı biçimde “müteselsilen tahsiline” biçiminde karar verilmesi, 4-Kabule göre de; 6352 sayılı Yasanın 100. maddesi ile CMK'nın 324. maddesinin 4. fıkrasına eklenen cümle gereğince, tahsiline karar verilen toplam 20-TL'ndan oluşan yargılama giderinden sanığın payına düşen 10 TL’nın, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’un temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından "TCK’nun 53/1. maddesinin uygulanmasına", "TCK'nın 58. maddesinin uygulanmasına" ve "yargılama giderlerine" ilişkin bölümlerin çıkarılarak, yerine "TCK’nun 53/1. maddesinde belirtilen ve TCK’nun 53/3.maddesindeki kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; TCK’nun 53/3.maddesi gözetilerek TCK’nun 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına" cümlesi ile "tahsiline karar verilen toplam 20-TL'ndan oluşan yargılama giderinden sanığın payına düşen 10 TL’nın, CMK'nın 324/4 maddesine 6352 sayılı Kanunun 100. maddesiyle eklenen değişiklik doğrultusunda hazineye yükletilmesine'' cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.