Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 26485 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 36581 - Esas Yıl 2013
Tebliğname No : 2 - 2012/91710MAHKEMESİ : Hanak(Kapatılan) Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 05/01/2012NUMARASI : 2011/68 (E) ve 2012/3 (K)SUÇ : Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Dosya kapsamından, müştekinin olay tarihi öncesinde yaklaşık bir aydır gri renkli 1 yaşında olan atını akşamları bağlayıp, sabahları kendi kendine otlaması için başıboş halde mahalle içine bıraktığı, olay günü olan 19.10.2010 günü akşamı atının eve gelmemesi üzerine çevrede atını ararken atının aynı mahalleden komşusu olan sanığın ahırına erkek bir şahıs tarafından sokulduğunu gördüğü ancak şahsın kim olduğunu görmediği, müşteki, sanık ile önceye dayalı husumeti bulunması nedeniyle bu duruma hemen müdahale edemeyip, aynı gün akşamı mahalle muhtarı olan tanık Ş.. A..'a olanları anlattığı, tanık Şener'in de müştekiden duyduklarını diğer tanık H.. A..'a aktardığı, tanık H.. A..'ın bu olaydan sonra 28.10.2010 tarihinde sanığa ait ahıra kendi ineğini almak için gittiğinde müştekinin atını ahırda bağlı halde gördüğü, gördüklerini müşteki ve mahalle muhtarına anlatarak müştekinin 29.10.2010 tarihli müracaatı üzerine sanığın ahırında yapılan aramada suça konu atın ahırda bulunarak müştekiye iade edildiği, tutanak tanığı F.. H..'??n mahkemede dinlenmesinde, ahıra girdiklerinde sanık ve ailesinin atı kendilerinden gizlemeye çalıştıklarını beyan ettiği, sanığın atılı suçu kabul etmediği, oğlu İ.. A..'in 28.10.2010 tarihi gecesi saat 22.00 sıralarında suça konu atı kendilerine ait otlakta ot yerken görmesi üzerine vaktin geç olması ve sahibini bilmemesi nedeniyle içeri bağlamış olduğunu, kendisinin bu durumdan ertesi sabah haberi olduğunu, anlatmak için mahalle muhtarı Ş.. A..'ı aradığı ancak yerinde bulamaması üzerine kahveye döndüğünde evine Jandarmaların geldiği yolunda beyanda bulunduğu, tanık İrfan'ın, babası olan sanığın bu anlatımını doğruladığı, sanığın eşi olan F.. A..'in mahkeme aşamasında dinlenmesinde, söz konusu atı kızı Duygu ile birlikte otlakta buldukları, daha sonra eşine durumu anlattıklarını havanın yağmurlu olması ve kızının ısrarı üzerine atı ahıra koydukları, aynı günün akşamı eşinin muhtara gittiğini ancak bulamadığını söylediği, sanığın kızı D.. A..'in ise katılanın atını sürekli başıboş bıraktığı, kendilerinin de atı otlakta buldukları, sahibini bulmakamacıyla atı ahıra koydukları yolunda beyanda bulunduğu, mahalle muhtarı tanık Ş.. A..'ın, 19.10.2010 günü akşamı müştekinin kendisine gelerek atını sanığın ahırına girerken gördüğü yolundaki beyanı ile müşteki ile aynı mahallede oturan sanığın, atın müştekiye ait olduğunu bilebilecek durumda olması gerektiği, atın ahıra sokulduğu 19.10.2010 tarihi ile kolluk tarafından yapılan aramada atın ele geçirildiği 29.10.2010 tarihleri arasındaki zaman diliminde sanığın atın sahibini arama çabası içinde olmadığı, bu halde sanığın kastının hırsızlık amacına yönelik olduğunun anlaşılması karşısında, sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK nın 142/2-g maddesine mümas açık yerde bulunan büyükbaş hayvanın çalınması suçundan mahkumiyetine yerine delillerin takdirinde yan??lgıya düşülerek yazılı olduğu şekilde aynı Yasanın 160. maddesinde düzenlenen kaybolmuş veya hata sonucunda ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçundan mahkumiyetine dair yazılı şekilde karar verilmesi, 2-Sanığın adli sicil kaydında yer alan Hanak Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/193 Esas 2008/158 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen 1740 TL adli para cezası ile mahkumiyete dair ilamın karar tarihi itibariyle kesin nitelikte olup TCK nın 58. maddesi uyarınca tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi, 3-Sanığın da hazır bulunduğu 1.6.2011 tarihli oturumda davaya katılmak isteyen müştekinin katılma istemine diyeceklerine karşın sanığın beyanı alınmadan müştekinin davaya katılma talebinin kabulüne karar verilerek CMK nun 238/3. maddesine aykırılık meydana getirilmesi, 4-Sanığın adli sicil kaydında yer alan Ardahan Ağır Ceza Mahkemesinin 29.6.2000 tarih 2000/57-90 Esas-Karar sayılı ilamı ile sanığın, 765 sayılı TCK nın 193/2. maddesi uyarınca 6 ay hapis cezası, 416/1 maddesi uyarınca da 2 yıl 4 ay hapis cezası ile mahkumiyetine karar verildiği halde kasıtlı suç nedeniyle 3 aydan fazla hapis cezası ile mahkumiyet hükümleri bulunan sanık hakkında koşulları oluşmamasına rağmen verilen cezanın 5237 sayılı TCK nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, o yer Cumhuriyet Savcısının hükmü sanık lehine temyiz etmesi dikkate alınarak 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 Sayılı CMUK.un 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza süresi yönünden kazanılmış hakkının korunmasına, 23.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.