Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 26025 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 34103 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I-)Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde,Yüzüne karşı 01.03.2012 tarihinde verilen hükümde temyiz süresinin başlangıcı konusunda yanıltıcı ifadenin kullanılması nedeniyle temyiz süresinin kararın tebliğ edildiği 11.04.2012 tarihinde başlamasına karşın, sanığın 20.04.2012 tarihinde temyiz isteğinde bulunduğu anlaşıldığından, yasal süre içinde temyiz başvurusunda bulunmayan sanık ...'ın bu konudaki isteğinin, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 317.maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE, II-)Sanık ... kurulan hükmün incelenmesinde,Yüze karşı verilen hüküm fıkrasında, temyiz süresinin başlangıcı konusunda yanıltıcı ifade kullanılması nedeniyle sanığın kendisine yapılan tebliğattan itibaren yasal süre içerisinde temyiz isteğinde bulunduğu anlaşılmakla, vaki temyizin süresinde olduğu kabul edilmekle yapılan incelemede,Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak,5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ise mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağı gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayırım yapılmadan sanığın aynı yasanın 53/1-c maddesinde yazılı haklardan koşullu salıverme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından "53/1. maddesinin uygulanmasına’’ ilişkin paragraf çıkarılarak, yerine ‘‘53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına’’ paragrafının eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.