MAHKEMESİ : ... Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜMLER : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Sanıklar hakkında yağma suçundan dava açıldığı halde değişen suç vasfına göre ek savunma hakkı verilmeden hırsızlık suçundan hüküm kurulmuş ise de, iddianamede; iştirak halinde suç işleyen sanıklardan ... ...'in, olay günü müşteki ile tanıkların aniden önüne çıkıp, müştekinin boynundaki kolyeyi sertçe çekerek kopardıktan sonra koşarak kaçtığının anlatılması suretiyle suçun kanuni unsurlarının gösterilmesi nedeniyle, suçun değindiği kanun maddesinin ayrıca yazılmamış olması, sanıklara ek savunma hakkı verilmesini gerektirmediğinden tebliğnamede bozma isteyen (1) numaralı düşünceye iştirak edilmemiştir.Sanıklar ... ... ve ... ...'in diğer sanık ... ... ile birlikte önceden verdikleri karar doğrultusunda, yaptıkları plan ve iş bölümü gereğince hırsızlık suçuna doğrudan katıldıkları ve suçun kanuni tanımında yer alan fiili birlikte gerçekleştirdikleri düşünülmeden, sanıklar ... ve ... hakkında 5237 sayılı TCK'nın 37/1. maddesi yerine aynı Kanunun 39. maddesi ile hüküm kurulması sonucu eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ..., ... ... ile ... ... müdafiilerinin temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasının TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerinden “b” bendinin çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.