MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlığa teşebbüs, konut dokunulmazlığını ihlalHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:A-Sanık ... hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Sanığın suç tarihinde müştekinin oturduğu apartmana girerek müştekinin 2. kattaki evinin giriş kapısını zorlayarak hırsızlık suçuna teşebbüs ettiği ve girilen yer itibarı ile konut dokunulmazlığının ihlali suçunun tamamlandığı halde eylemin teşebbüs aşamasında kaldığının kabul edilerek cezasında TCK'nun 35 inci maddesi ile indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; atılı suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmünde 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğun, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından “koşullu salıverme tarihine kadar” diğer kişiler yönünden ise, “hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar” süreceğinin belirtilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması2- Sanık hakkındaki tekerrüre esas alınan Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2011/207 esas ve 2011/274 karar sayılı ilamında hükümlülüğün birden fazla suçtan verilen cezalardan oluşması karşısında, en ağır cezayı içeren hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz talebi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılarak, yerine '' 53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına'' ve yine hüküm fıkrasından “ 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin çıkarılarak, hüküm fıkrasına “sanık ...'in Kayseri 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2011/207 esas ve 2011/274 karar sayılı ilamında birden çok suçtan verilen hükümlülük kararı nedeniyle mükerrir olduğu anlaşıldığından; 5275 sayılı Yasanın 108/2. maddesi gereğince, anılan ilamda nitelikli konut dokunulmazlığını ihlal suçundan TCK’nın 116/1, 119/1-c maddesi gereğince verilen 20 ay hapis cezası dikkate alınarak hakkında hükmolunan cezaların, 5237 sayılı TCK'nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün, DÜZELTİLEREK ONANMASINA,B- Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;1-Mağdurun savcılık huzurunda alınan ifadesinde; evinin kapısının çelik kapı olduğu, sanığın daire kapısı ile uğraştığı yönündeki beyanı, mahkeme aşamasında da sanığın üzerinden çıkan anahtarın daire kapısını açmaya elverişli olmadığı, sanığın anahtarla uğraştığını görmediğine ilişkin beyanı ile olay yeri inceleme tutanağında kapının kilit kısmında zorlama izi bulunmadığına ilişkin tespit ve mahkemece suçun işlenmesi sırasında kullanıldığı sabit olmadığı gerekçesi ile anahtarın sanığa iadesine karar verilmesi karşısında, hırsızlık suçunun haksız olarak elde bulundurulan gerçek anahtarla ya da taklit anahtar veya sair aletle kilit açılarak işlendiğine ilişkin delillerin neden ibaret olduğu açıklanıp gösterilmeden, 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesi yerine 142/2-d maddesi ile hüküm kurulması,Kabule Göre de2-Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinde 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğun, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından “koşullu salıverme tarihine kadar” diğer kişiler yönünden ise, “hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar” süreceğinin belirtilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması3-Sanık hakkındaki tekerrüre esas alınan Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2011/207 esas ve 2011/274 karar sayılı ilamında hükümlülüğün birden fazla suçtan verilen cezalardan oluşması karşısında, en ağır cezayı içeren hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 29.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.