Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 23331 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 13142 - Esas Yıl 2013
Tebliğname No : 6 - 2011/240748MAHKEMESİ : Bursa 6. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 21/04/2011NUMARASI : 2011/35 (E) ve 2011/443 (K)SUÇ : HırsızlıkMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Görevsizlik kararının istinabe evrakı ekinde yer alması ve eklerin de sanığa okunduktan sonra sorgusunun yapılması nedeniyle tebliğnamedeki (1) nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-TCK'nın 61/1. maddesi uyarınca, suç konusunun önem ve değeri, sanığın kastının ve meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığına göre temel ceza belirlenirken alt sınırdan ayrılınmaması, 2-Sanığın suçu zincirleme şekilde işlediği halde TCK'nın 43/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 3-17.11.2006 tarihinde yapılan işlemin 00.19 sıralarında işlendiğinin belirtilmesi nedeniyle TCK'nın 143/1. maddesinin tartışılmaması, 4-Sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde, hesap ekstresinden de görüleceği üzere katılanın banka hesabına 04.12.2006 tarihinde 1204,70 TL. sanığın hesabından gönderildiğini, hatta katılanın sanığa karşı açtığı Bursa 4.Sulh Hukuk Mahkemesinde görülen 2008/460 Esas sayılı dosyada da 1204,70 TL'nin düşülerek 4396 TL. üzerinden dava açıldığının belirtilmesi karşısında; bu iddianın ilgili mahkeme dosyası da getirtilerek incelendikten sonra paranın sanık tarafından gönderildiğinin saptanması durumunda kısmi etkin pişmanlık nedeniyle yapılacak ceza indirimine rızası bulunup bulunmadığı katılandan sorularak sonucuna göre TCK'nın 168/1-4. maddelerinin değerlendirilmesi zorunluluğu, 5-TCK'nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine kadar süreceğinin gösterilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık M.. A.. müdafiinin temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 02.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.