Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından sanık ...'in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/1-b, 143, 151/1, 116/1, 59( üç kez) ve 53.(üç kez) maddeleri uyarınca 1 yıl 11 ay, 10 ay ve 3 ay 10 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, sanık hakkında daha önce Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/3-164 sayılı kararı ile verilen cezanın tekerrüre esas olması sebebiyle cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58/6. maddesine göre mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Asliye Ceza Mahkemesinin 01/11/2010 tarihli ve 2010/88-1099 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 25.07.2014 gün ve 2013/15269/51723 sayılı kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05.09.2014 tarih ve 2014/300850 sayılı ihbarnamesiyle dairemize gönderilmekle incelendi.MEZKUR İHBARNAMEDE;Dosya kapsamına göre;1- Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve 26/07/2005 tarihinde infaz edilmekle, tekerrüre esas olan Asliye Ceza Mahkemesinin 13/05/2005 gün ve 2005/791-687 sayılı ilamı nedeniyle tekerrür hükümlerinin uygulanması gerekirken, suç tarihinden sonra 11/12/2007 tarihinde kesinleşen ve tekerrüre esas olmayan Ağır Ceza Mahkemesinin 04/12/2006 gün ve 2007/3-164 sayılı ilamının tekerrüre esas alınmasında,2- Yakınanın, 26/05/2010 tarihli duruşmada şikayetçi olmadığını bildirmesi ve 5237 sayılı Kanun’un 142. maddesinin 4. fıkrasının suç tarihinden sonra 19/12/2006 tarihinde 5560 sayılı Kanun ile yürürlüğe girmesi karşısında, suç tarihi itibariyle soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı bulunan mala zarar verme suçundan hükümlülük kararı verilemeyeceğinin gözetilmemesinde,3- Hükümden önce yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun ile konut dokunulmazlığını ihlal suçunun uzlaşma kapsamına alınması, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinin 3. fıkrasına, 5918 sayılı Kanun ile eklenen “uzlaşma kapsamında bulunan bir suçun, bu kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması halinde uzlaşma hükümlerinin uygulanmayacağına” ilişkin son cümlenin suç tarihinden sonra yürürlüğe girmesi karşısında, suç tarihi itibariyle uzlaşma kapsamında bulunan konut dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden, 5271 sayılı Kanun’un 253. ve 254. maddeleri uyarınca uzlaştırma işlemleri yaptırılmadan eksik kovuşturma ile hüküm kurulmasında, 4-5237sayılı Kanun’un 53/1-c maddesinde belirtilen “velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan” yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, sadece kendi altsoyu üzerindeki .yetkileri yönünden koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşılmış olmakla; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:A-Mala zarar verme ve hırsızlık suçları yönünden yapılan incelemede;Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görüldüğünden kabulü ile hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından sanık ... hakkında Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 01.11.2010 tarihli ve 2010/88 esas,2010/1099 sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı yasanın 309/4-d maddesi uyarınca;1-Mala zarar verme suçu açısından müştekinin 26.05.2010 tarihli duruşmada şikayetçi olmadığını bildirmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nun 73/4. maddesi uyarınca bu davanın düşmesine bu suçtan verilen cezanın çektirilmemesine,2-TCK'nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına ilişkin hüküm fıkrasında yer alan " Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/3- 164"cümlesinin çıkartılmasına,yerine Asliye Ceza Mahkemesinin 13.05.2005 tarih ve 2005/791-687"cümlesinin eklenmesine,3-Yine hüküm fıkrasında “TCK’nun 53/1. maddesinin uygulanmasına"ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine"53/l. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına"cümlesinin eklenmesine, bu suçlar yönünden karardaki diğer hususların saklı tutulmasına,B-Konut dokunulmazlığını bozma suçu yönünden yapılan incelemede;Konut dokunulmazlığını ihlal suçundan 5271 sayılı CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı yasanın 253. maddesindeki yöntem izlenerek uzlaşma girişiminde bulunulması gerektiğinin gözetilmemesi gereği bozmayı gerektirmiş olup aynı yasanın 309/4-a madde ve fıkrası uyarınca sonraki işlemlerin yerinde tamamlanmasına, hükümdeki diğer hususların aynen muhafazasına, 29.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.