Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21292 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17431 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 6 - 2013/229492MAHKEMESİ : İzmir 14. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 28/05/2013NUMARASI : 2012/965 (E) ve 2013/396 (K)SUÇ : Hırsızlık Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:1-Hükümlü hakkında 5237 sayılı yasanın uygulanması gösterilirken;a-15-18 yaş grubu içerisinde olan hükümlüye isnat edilen eylemlerin 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunun 06.12.2006-5560 sayılı yasanın 41.maddesiyle değişmeden önceki uzlaşmayı düzenleyen 24. maddesi gereğince uzlaşma kapsamına giren suçlardan olması ve mağdurun talimatla alınan ifadesinde şikayetçi olmadığını,karşılanmasını istediği bir zararının olmadığını beyan etmesi karşısında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 24. maddesindeki yöntem izlenerek hükümlüye uzlaşmak isteyip istemediği sorulup,uzlaşma girişiminde bulunulup sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,b-5237 sayılı yasanın 31/3. maddesi uyarınca (29.06.2005 gün ve 5377 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önceki düzenleme gereğince) indirim oranının yarı oranında olması gerektiğinin gözetilmemesi, c-Konut dokunulmazlığını ihlal suçundan suçun birden fazla kişiyle birlikte işlenmesi halinde ayın Kanunun 119/1-c maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,d-5237 sayılı yasanın 143. maddesi uygulanırken en üst hadden uygulama yapılması, e-Suç tarihinde 18 yaşından küçük olan ve daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan hükümlü hakkında verilen kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK'nın 50/3 maddesi gereğince aynı yasanın 50/1 maddesinde yazılı seçenek yaptırımlardan birisine çevrilmesinde zorunluluk olduğunun gözetilmemesi,f)Suç tarihi dikkate alındığında mala zarar verme suçunun şikayete tabi olduğu ve mağdurun şikayetçi olmaması nedeniyle bu suçtan hüküm kurulamayacağı,g)Kesinleşen hükümde takdiri indirim maddesinin uygulanması nedeniyle takdiri indirim hükmünün kazanılmış hak olduğu dikkate alınarak 5237 sayılı TCK'nın 62. maddesinin uygulanması gerektiği, dikkate alınarak önceki ve sonraki Ceza yasalarının ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ve her iki yasaya göre ayrı ayrı sonuçlar belirlenip lehe olan yasa denetime olarak verecek şekilde karar yerinde gösterilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,2-Kabul ve uygulamaya göre de;a)Uyarlama yargılamasında CMK'un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın gözetilmesi söz konusu olmadığı halde kazanılmış hak gözetilmesinden sonra 1 yıl hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi, b)Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezalarının ödenmemesi halinde hapis cezasına çevrilemeyeceği halde "...ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına " şeklinde karar verilmesi,c)Uyarlama davalarında 765 sayılı yasa uyarınca verilip kesinleşmiş olan önceki hükmün hükümlü yararına olduğunun saptanması halinde, 5237 sayılı yasa uyarınca yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına,kesinleşmiş olan önceki hükmün aynen infazına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması, Bozmayı gerektirmiş, hükümlü K.. S..'nun temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında hükümlü lehine uygulamaların kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine,16.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.