Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20245 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 24439 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:A-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde:Tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58/6-7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz sisteminin ve denetimli serbestlik tedbirinin mala zarar verme suçu ile ilgili olarak da uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ...'nin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, B-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesine gelince:Sanığın kesintisiz takip olmadan yakalandığı ve suçun tamamlandığının anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı şeklindeki düşünceye iştirak edilmemiştir.Tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58/6-7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz sisteminin ve denetimli serbestlik tedbirinin mala zarar verme suçu ile ilgili olarak da uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanığın kilitli araçtan oto teybi ve cd çaları çaldığının anlaşılması karşısında, eylemi 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesindeki suçu oluşturduğu halde aynı Yasanın 142/1-e maddesi ile uygulama yapılması,2-İddianamede 5237 sayılı TCK'nın 35.maddesinin uygulanması talep edildiği halde, 5271 sayılı CMK'nın 226. maddesi gereğince sanığa ek savunma hakkı verilmeden suçun tamamlandığı kabul edilerek uygulama yapılması suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'nin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, 05.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.