Tebliğname No : 6 - 2011/166719MAHKEMESİ : Çaycuma Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 26/10/2010NUMARASI : 2009/393 (E) ve 2010/386 (K)SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını ihlalMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I-Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine kadar süreceğinin gözetilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık Ö.. D..'nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından ‘‘TCK’nın 53/1. maddesinin uygulanmasına’’ ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine ‘‘TCK'nın 53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanıkların mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına’’ tümcesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II Sanık hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükmün incelenmesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; hırsızlık suçu bakımından suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-Mala zarar verme suçu bakımından, aracı çalmak için girilen işyerinde herhangi bir zararın bulunmaması karşısında, hırsızlık konusunu oluşturan araca zarar verilmesi nedeniyle ayrıca mala zarar verme suçunun oluşmayacağının gözetilmemesi,2-Suça konu araca ilişkin zararın soruşturma aşamasında diğer sanık tarafından mağdura tazmin suretiyle giderildiğinin anlaşılması karşısında, suçu ikrar ederek pişman olduğunu beyan eden sanık hakkında TCK'nın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,3-Sanığın mağdura ait aracı çaldıktan sonra kaza yapıp daha sonra da uçurumdan aşağıya atmış olduğunun anlaşılması karşısında, TCK'nın 146. maddesinde öngörülen “malın geçici bir süre kullanılıp zilyedine iade edilmesi” koşulu gerçekleşmediği gözetilmeden, suçun kullanma hırsızlığı olduğu kabul edilerek indirim yapılması4-5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine kadar süreceğinin gözetilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması,Bozmayı gerektirmiş, sanık Ö.. D..'nin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, ceza süresi bakımından 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesinin yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış haklarının gözetilmesine,04.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.