Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19866 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15109 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:A- Müşteki ...Telekomünikasyon AŞ’nin vekilinin temyizine yönelik yapılan incelemede; Kamu davası açıldıktan sonra 5271 sayılı CMK’nın 238 ve devamı maddeleri uyarınca yöntemine uygun olarak mahkemeye başvurup davaya katılmayan ...Telekomünikasyon A.Ş. vekilinin temyiz isteğinin, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE, B- Suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... müdafilerinin temyizine yönelik yapılan incelemeye gelince;1- 18.12.2007 tarihinde Kutlubulak köyüne giden telefon hattından 200 metre kablonun kesilerek çalınması üzerine suç fail ya da fillerinin tespit edilemediğinden faili meçhul evrak tanzim edildiği; aradan 4 ay geçtikten sonra bilgi alma tutanağı adı altında jandarmada ilk kez beyanına başvurulan, bilgisinin nereden kaynaklandığı tespit edilmeyen ve ... ilçe merkezinde hem ikamet edip hem de çalışan ...’un 15.04.2008 tarihindeki beyanında, akrabası ..., önceden tanıdığı ... ve... oğlu ...’in kendisinin çalıştığı dükkanın önünde ismen ve şahsen tanımadığı bir hurdacıya Sağlıksuyu mevkiinden kesip çaldıklarından bahsederek 94 kg gelen kabloyu kilosunu 3,5 TL’den sattıklarını söylediğinin, bilahare yargılama aşamasındaki tanıklığının da sadece hurdacıya kablo satmaktan ibaret olduğunun; suça sürüklenen çocukların da tüm aşamalarda atılı suçla ilgilerinin olmadığını söylediklerinin anlaşılması karşısında; tanığın ... mevkiindeki hırsızlık eyleminin gerçekleştiren kişilerin suça sürüklenen çocuklar olduğuna dair somut bilgisinin bulunmadığı, suç tarihinden itibaren geçen 4 aydan sonra satıldığı belirtilen kablonun ele geçmemesi nedeniyle müşteki kuruma ait olduğunun belirlenemediği gözetildiğinde, yüklenen suçu kabul etmeyen suça sürüklenen çocukların savunmasının aksine, ...’un soyut iddia ve beyanı dışında, suça sürüklenen çocukların hükümlülüğüne yeterli, yasal ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, beraetleri yerine yazılı biçimde hükümlülüklerine karar verilmesi,2- Kabule göre de;a- 5271 sayılı CMK'nın 150/2. maddesi uyarınca, 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocukların savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafi görevlendirilmesi nedeniyle, müdafie ödenen ücretin, suça sürüklenen çocuklara Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye göre yargılama gideri olarak yükletilemeyeceğinin düşünülmemesi,b-...Telekomünikasyon AŞ’nin vekili Av. ...’in mazeret dilekçesi ve vekaletnameyi dosyaya gönderdiği halde katılma dilekçesi vermediği ve oturumlara iştirak etmediğinin anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuklar aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... müdafiilerinin temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 03.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.