MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, mala zarar vermekHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumun objektif şartlarından olan katılanın zararının karşılanması koşulu somut olayda gerçekleşmediği anlaşılmakla mala zarar verme suçu yönünden 5271 sayılı CMK’nın 231/5-14. maddesinin uygulama olanağı bulunmadığı değerlendirilerek yapılan incelemede,Dosya kapsamında yer alan 12.03.2010 tarihli olay yeri tespit tutanaklarından sanığın akaryakıt hırsızlığını iş makinelerinin kilitli depo kapaklarını kırarak gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında eylemin TCK'nın 142/1-b. maddesi kapsamında kaldığı halde aynı madde ve fıkranın (e). bendi ile hüküm kurulması sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1- 11.03.2010 tarihinde güneşin 17:25'te battığı, 12.03.2010 tarihinde ise saat 05:31 sıralarında doğduğu, katılanın soruşturma aşamasında 12.03.2010 günü alınan beyanında i??i bir önceki gün saat 18:00 sırlarında bıraktıklarını, ertesi gün saat 08:00 sıralarında geldiklerinde iş makinelerinden mazot çalındığını fark ettiklerini ifade etmesi, sanığın ise atılı suçu işlediğini kabul etmemesi karşısında hırsızlık suçunun TCK'nın 6/1-e. maddesi tanımlaması uyarınca gece sayılan zaman diliminde işlendiğinin kesin olarak tespit edilememesine rağmen bahse konu suçun geceleyin işlendiğinin kabulü ile artırım yapılarak fazla cezaya hükmolunması, 2- Sanığın yakın mesafeye park edilmiş ve yol inşaatında kullanılan araçların tek bir şahıs ya da şirkete ait olduğunu bilebilecek durumda olduğu, eylemini kesintiye uğratmadn sürdürdüğü gözetildiğinde, hırsızlık ve mala zarar verme suçlarında TCK'nın 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulama yerinin bulunmadığı, sanığın eylemlerinin bütün halinde tek bir hırsızlık ve mala zarar vermek suçunu oluşturduğu gözetilmeden sanık hakkında atılı suçlardan kurulan hükümlerde TCK'nın 43. maddesinin uygulanması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'nun temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından kurulan ceza kısımları çıkartılarak yerine ''Sanığın hırsızlık suçundan TCK'nın 142/1-e. maddesi uyarınca sonuç olarak 3 yıl hapis cezasıyla, mala zarar verme suçundan ise sonuç olarak 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına'' cümleleri eklenmek suretiyle suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.