Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19624 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17596 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I-Mağdur vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;Mağdur ve velilerinin suça sürüklenen çocuktan şikayetçi olmadıklarını bildirmeleri karşısında, davaya katılma hakkı bulunmayan mağdur vekilinin temyize hakkı da bulunmadığından, CMUK'un 317. maddesi gereği tebliğnameye uygun olarak temyiz isteminin REDDİNE,II-Suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz talebinin incelenmesine gelince;16.03.2009 tarihli olay ve yakalama tutanağı içeriğine göre, olaydan sonra ekip arabası ile dolaşan mağdurun göstermesi üzerine yakalanan suça sürüklenen çocuğa kolluk görevlilerinin telefonu sorması neticesinde suça konu telefonu eşofman cebinden çıkarıp verdiği anlaşılmakla; olayda etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma olanağı bulunmadığından tebliğnamedeki (1) numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;Mahkemenin 24.04.2009 tarihli 2009/161-178 sayılı kararı ile daha önce hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olan suça sürüklenen çocuğun deneme süresi içinde yeniden kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle anılan kararın açıklanmasına karar verildiğinin mahkemece gerekçe kısmında belirtilmesine rağmen hüküm kısmında kararın kesinleşmesi halinde mahkemenin aynı esas ve karar numaralarını belirtmek suretiyle hükmün açıklanmasına karar vererek çelişkiye neden olması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasında yer alan ''Karar kesinleştiğinde mahkememizin 24.04.2009 tarih, 2009/161 esas ve 2009/178 sayılı kararı ile SSÇ hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına kararı verildiği, SSÇ'nin denetim süresinde suç işlediği anlaşılmakla CMK'nın 231/11 maddesi gereğince hükmün açıklanmasına'' cümlesinin çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.