Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1934 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 19220 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlalHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I-Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde; Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin verilen kararların 5271 sayılı Yasanın 231/12. maddesi uyarınca itiraz yolu açık olup temyizi olanaklı olmadığından, itiraz merciince karar verilmek üzere, dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, II-Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelenmesine gelince; Adli sicil kaydına göre 27.05.2009 kesinleşme tarihli ve 25.04.2011 tarihinde yerine getirildiği anlaşılan Asliye C eza Mahkemesi'nin 10.04.2009 tarih ve 2009/156-196 E-K sayılı ilamı ile tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında 5237 sayılı Kanunun 58/6–7. maddesi ile uygulama yapılmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; teşebbüs nedeniyle cezadan indirim yapılırken TCK’nın 35. maddesinin hüküm fıkrasında gösterilmemesi mahallinde giderilmesi olanaklı eksiklik olarak kabul edilmiş ve adli emanet eşyası hakkında bir karar verilmemiş ise de mahallinde karar verilmesi mümkün görülmüştür. Sanık hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçundan hüküm kurulurken, 5237 sayılı TCK'nın 116/1. maddesi uyarınca tayin olunan 6 ay hapis cezasının, aynı yasanın 119/1-c maddesi uyarınca 1 kat arttırılması sonucunda, 12 ay hapis cezası yerine hatalı hesaplama sonucu 1 yıl hapis cezasına hükmolunmuş ise de; belirlenen bu cezadan, TCK'nın 62/1. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılması neticesinde sonuç olarak doğru bir şekilde 10 ay hapis cezasına karar verildiğinden, bu hatalı uygulama sonuca etkili görülmeyerek bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-5237 Sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasında yer alan ve koşullu salıverme tarihine kadar süren hak yoksunluğunun sadece sanığın “kendi altsoyu” üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından olduğunun gözetilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması, 2-Ortak yapılan yargılama giderlerinin, sanıklardan payları oranında alınmasına karar verilmesi gerekirken müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 326/2. maddesine aykırı davranılması, 3-Müdafii ücretinin, dosyadaki bilgilerden düzenli mali geliri bulunmadığı anlaşılan sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ile müdafiinin temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla, 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölümlerin çıkarılarak, yerine ''53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına'' cümlesinin yazılmasına ve “bu dava sebebiyle yapılan yargılama giderlerinden sanğın sarfına neden olduğu 15,00 TL'nin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle 5271 sayılı CMK'nın 324/4. maddesi uyarınca Devlet Hazinesine yüklenmesine” cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.