MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I- O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz talebinin incelemesinde; O yer Cumhuriyet Savcısının 11.09.2013 günü verilen hükmü, 28.10.2013 günlü dilekçesiyle temyiz ettiği anlaşıldığından, yasal süresinden sonraki temyizi nedeniyle, temyiz talebinin CMUK'un 317. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE, II- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, III-Sanıklar ... ve ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümler ile suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar ve suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;A) Hırsızlık suçundan kurulan hükümlere ilişkin olarak; Sanıklar ... ve ...'nin müştekinin konutunun bulunduğu Mordoğan'a saat 06.00 - 06.30 sıralarında geldiklerine dair beyanları, müştekinin evine hangi zaman diliminde girildiğinin tespit edilemediği ve suç tarihinde güneşin saat 06.41’de doğduğunun anlaşılmasına göre; dosya içeriğine göre eylemin gece gerçekleştiğine dair delil bulunmaması karşısında, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği eylemin gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken TCK'nın 143. maddesince artırım yapılıp yazılı şekilde hüküm kurularak fazla ceza tayini,B) Hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere ilişkin olarak da;aa) “Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53.madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, TCK'nun 143. ve 53. maddelerinin uygulamasına ilişkin hüküm fıkralarının hükümden çıkarılması; sanıklar ..., ... hakkında TCK'nın 142/1-b,62. Maddeleri uyarınca tayin olunan sonuç cezaların “1 yıl 8 ay hapis” olarak belirlenmesi; hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA IV-Sanıklar ..., ... ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında geceleyin konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar ve suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak; A) Sanıklar ... ve ...'nin müştekinin konutunun bulunduğu Mordoğan' a saat 06.00-06.30 sıralarında geldiklerine dair beyanları, müştekinin evine hangi zaman diliminde girildiğinin tespit edilemediği ve suç tarihinde güneşin saat 06.41’de doğduğunun anlaşılmasına göre; dosya içeriğine göre eylemin gece gerçekleştiğine dair delil bulunmaması karşısında, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği eylemin gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerektiği gözetilmeksizin TCK'nın 116/4. maddesi uyarınca temel ceza belirlenerek fazla cezaya hükmonulması; 3. maddesince artırım yapılıp yazılı şekilde hüküm kurularak fazla ceza tayini, B) Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlere ilişkin olarak da “Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazıtamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... ile suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 02.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.