Hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından sanık ...'in, 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesi gereğince 3 yıl ve aynı Kanun’un 116/2 maddesi gereğince 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar anılan Kanun'un 53/1-ab-d-e maddesindeki haklardan, koşullu salıverilinceye kadar ise aynı Kanun'un 53/1-c maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 05.10.2011 tarih ve 2009/1015 esas, 2011/732 karar sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı'nın 14.08.2015 gün ve 94660652-105-34-9387-2014-16714/53406 sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 18.09.2015 gün ve 2015/294201 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,MEZKUR İHBARNAMEDE;5237 sayılı TCK'nın 53/2. maddesinde yer alan "Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.” ve 3. fıkrasındaki “Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkra hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, anılan maddenin 1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından vesayet ve kayyımlıkla ilgili hak yoksunluğu ile anılan maddenin 1. fıkrası a, b, d ve e bentlerinde yazılı hak yoksunluklarının ise cezanın infazının tamamlanmasına kadar devam edeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden, anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.TÜRK MİLLETİ ADINAGEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görüldüğünden istemin kabulü ile hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan sanık ... hakkında ... Asliye Ceza Mahkemesinin 05.10.2011 tarih ve 2009/1015 esas, 2011/732 karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendi gereğince hükümden Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1. fıkra (b) bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilerek “TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlelerinin eklenmesine, karardaki diğer hususların aynen muhafazasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 01.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.