MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I-Sanık ... hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından, sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;Oluşa ve dosya içeriğine göre; eylemin saat 03:30-04:00 sıralarında gerçekleştiğinin kabulü, olay tarihinde yaz saati uygulaması da dikkate alındığında güneşin saat 05:31'de doğduğu ve TCK'nın 6/1-e maddesi gereğince gece vaktinin saat 04:31'de sona erdiğinin anlaşılması karşısında, kurulan hükümlerde yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle TCK'nın 143 ve 116/4. maddelerinin uygulanmaması ve fikir birliği içinde hareket edilerek birden fazla kişiyle birlikte gerçekleştirildiği sabit olan işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümde, aynı Kanunun 119/1-c. maddesinin uygulanması gereğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1-... Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK'nın 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,2-Sanık ... hakkında kurulan hükümde, 5275 sayılı Yasanın 108/2. maddesi uyarınca tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağı gözetilip, TCK'nın 58. maddesinin uygulamasına esas alınan ilam içinde bulunan hükümlerden hangi hükümlülüğün tekerrür uygulamasına esas alındığı belirtilmeden yazılı şeklide hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve ... müdafiinin Temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanıklar hakkında kurulan hükümlerden “TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi; sanık ... hakkında kurulan hükümden TCK’nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısım çıkartılarak yerine "Sanığın, ... Ağır Ceza Mahkemesinin 06/10/2010 gün, 2010/166-237 sayılı hükmü ile adam öldürmeye teşebbüs suçundan tayin edilen 20 yıl hapis cezası nedeniyle mükerrir olduğu anlaşıldığından TCK'nın 58. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;29.06.2012 tarihli iddianamedeki olayın anlatım biçimi ve uygulanması istenen yasa maddelerine göre; sanık hakkında, mala zarar verme suçundan 5271 sayılı CMK'nın 170. maddesine uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığı gibi, iddianame de düzenlenmediğinin anlaşılması karşısında; hükmün konusunun iddianamede gösterilen eylemle sınırlı olduğu gözetilmeden dava konusu dışına çıkılarak 5271 sayılı CMK'nın 225/1. maddesine aykırı davranılması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 24.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.