MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Sanık ...'ın mernis adresinin bulunmaması sebebiyle yokluğunda verilen kararın hakkındaki yakalama emrinin infazı sırasında mahkemeye bildirdiği adresine 24.08.2013 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereğince tebliğ edildiği, sanığın karar tarihinden sonra vekaletname ibraz eden müdafiinin kararı 23.10.2013 tarihinde temyiz etmesi üzerine temyiz isteminin süresinde yapılmadığından bahisle 23.10.2013 tarih ve 2013/25-524 E.-K. sayılı ek kararla reddine karar verilmiş ise de; 06.04.2012 tarihli kolluk tutanağı içeriğine göre sanığın yakalama emri ile mahkemece savunması alınmadan önce Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereğince tebliğ yapılan adreste oturmadığının tespit edildiği, bu nedenle yapılan tebliğin usulsüz olduğunun anlaşılması karşısında, temyiz isteminin reddine ilişkin 23.10.2013 tarih ve 2013/25-524 E.-K. sayılı ek kararın kaldırılarak, sanığın gerekçeli kararı öğrenme ile tebellüğ edip sanık müdafiinin 23.10.2013 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-Olay günü katılanın çalıştığı markete kimliği tespit edilemeyen şahıs ile birlikte gelerek, 380 TL tutarındaki parayı “tırnakçılık” sureti ile çalan sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesine uyduğu halde, hatalı nitelendirme ile aynı yasanın 142/2-b maddesi ile uygulama yapılarak fazla cezaya hükmolunması,2-5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulanmasına dayanak yapılan Tefenni Asliye Ceza Mahkemesi'nin 27.04.2011 tarih, 2008/122 Esas ve 2011/46 Karar sayılı ilamının suç tarihinden sonra 07.06.2011 tarihinde kesinleşmiş olması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi, 3-Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,4-Suç tarihi 04.02.2011 olduğu halde, 5271 sayılı CMK nın 232/2-c maddesine aykırı olarak 05.02.2011 olarak gösterilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 24.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.