Tebliğname No : 2 - 2014/320189MAHKEMESİ : Ankara 19. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 16/07/2013NUMARASI : 2013/564 (E) ve 2013/884 (K)Suç : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermeMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I-Sanık hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;TCK'nın 142 ve 143. maddelerinin birbirinden bağımsız oldukları, her iki maddeye göre belirlenen cezanın birbirinden farklı nitelikte olabileceği, TCK'nın 142. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken TCK'nın 61. maddesindeki koşullar dikkate alınacağı, TCK'nın 143. maddesinin uygulanmasında olayın koşullarına göre hakime takdir yetkisi tanındığı, takdir yetkisinin de temel cezaya bağlı bir yetkiyi içermediği dikkate alınarak, suçun işlendiği saatin gece herkesin istirahate çekildiği saat 22:00 – 23:00 sıralarında gerçekleşmesi ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alındığında TCK'nın 143. maddesi uyarınca üst oranda artırım yapılmasında yasaya aykırılık bulunmadığından tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş; Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay CGK'nın 26.03.2013 günlü, 2012/6-1232 esas ve 2013/106 karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, çalınan malın 3. kişiye satılması halinde; 5237 sayılı TCK'nın 168. maddesinin uygulanabilmesi için hırsızlık suçunun failinin, sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın, hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlaması yetmez. Failin bizzat pişmanlık göstererek, satın alan iyiniyetli ise; sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlaması yanında aynen geri verme veya tazmin suretiyle satın alanın zararını da gidermesi, kötü niyetliyse; satın alandan elde ettiği para veya sağladığı menfaati, kazanç müsaderesine konu edilmek üzere soruşturma makamlarına teslim etmesi gerekir. Somut olayda da sanığın çaldığı tüm eşyayı 3.kişiye sattığı ve soruşturma aşamasında da sadece mağdurun zararını tazmin yolu ile gidermiş olduğu anlaşılmakla, koşulları bulunmadığı halde sanık hakkında TCK'nın 168/2. maddesinin uygulanması karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık M.. D.. ve o yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye kısmen uygun olarak ONANMASINA,II-Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;Mağdurlara ait işyerine birden fazla kişi ile birlikte girildiği kabul edilmesine rağmen sanık hakkında TCK'nın 119/1-c maddesinin uygulanmayarak eksik ceza tayin edilmiş olması,Bozmayı gerektirmiş, sanık M.. D.. ve o yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 23.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.