Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18065 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 32468 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 6 - 2013/398067MAHKEMESİ : Bakırköy 26. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 12/07/2013NUMARASI : 2012/1066 (E) ve 2013/731 (K)Suç : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermeMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;Hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre; 14.4.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 26.maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen Geçici 2.maddesi gereğince hüküm tarihine göre temyizi olanaklı olmadığından, sanık A..A.. T..’ın temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 317.maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE,II-Sanık hakkında iş yeri dokunuşmazlığını ihlal ve hırsızlık suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;Sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçu yönünde hüküm kurulurken TCK’nın 116/2-4. maddesi yerine 116/1-4. maddesi şeklinde yanlış yazılması yerinde düzeltilmesi mümkün maddi hata kabul edilmiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1- 17.10 2010 tarihli tutanak içeriğine göre; katılanın iş yerinde hırsızlık olduktan kısa bir süre sonra yakalanan hakkında mahkumiyet kararı verilen ve temyize gelmeyen sanık K.. Y..’ın olaya karışan diğer şahısların ve çalınan suça konu telefonların nerede olduğunu bildiğini söylediği ve sanığın yer göstermesi sonucu tespit edilen, tanık A.. E..’e ait ikamette usulune uygun olarak yapılan arama sonucu, suça konu 27 adet cep telefoundan 26 tanesinin soba bacası içerisine gizlenmiş halde bulunarak katılana iade edildiği, sanıkların suçlamayı kabul ettiğinin anlaşılması karşısında; kısmi iade nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına katılanın rızası olup olmadığı sorulup sonucuna göre TCK’nın 168/1-4 maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,2--İddianamede 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinin uygulanması talep edilmediği halde, 5271 sayılı CMK'nın 226. maddesi gereğince sanığa ek savunma hakkı verilmeden ve adli sicil kaydı okunmadan hakkında 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesi uygulaması suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması,3-Oluşa ve dosya içeriğine göre, eylemin fikir birliği içinde hareket edilerek birden fazla kişiyle birlikte gerçekleştirildiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK'nın 119/1-c. maddesinin uygulanması gereğinin gözetilmemesi4-TCK'nın 53/1. maddesinin c bendindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun, "kendi alt soyu" yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, kendi alt soyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkilerde ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin düşünülmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık A.. A.. T..’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 1 nolu bozma kararının hükmü temyiz etmeyen sanıklar N.. Ç.. ve K.. Y..'a sirayetine 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi uyarınca, iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçu içini sanığın ceza süresi yönünden kazanılmış hakkının korunmasına, 17.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.