Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 171 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 29338 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 6 - 2013/362360MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 37. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 24/09/2013NUMARASI : 2013/359 (E) ve 2013/488 (K)SUÇ : Hırsızlık, mala zarar vermeMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını bozma suçundan zamanaşımı içinde işlem yapılması mümkün görülmüş ve birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğün bulunması halinde, 5275 sayılı CGTİHK’nın 108/2 maddesi gereğince bunlardan en ağırının esas alınması gerektiği gözetilmeden, Kartal 7 Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/653-2009/623 sayılı 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b maddesi gereğince verilip 09.09.2012 tarihinde kesinleşen 2 yıl 6 ay hapis cezası içeren ilamın yerine; yazılı şekilde birden fazla suçtan verilen cezalardan oluşan ve daha az ceza içeren Kartal 2 Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/337-2010/1065 sayılı ilâmı tekerrüre esas alınmış ise de; aleyhe temyiz bulunmadığından sanığın kazanılmış hakkı gözetilerek kararda gösterilen ilâmdaki en ağır ceza miktarı olan 1 yıl 1 ay 10 gün hapsin infazda dikkate alınacağından, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1. fıkra (b) bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık M.. E..T..’ın temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.