Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16446 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 19394 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanmaHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: A-Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre; 14/04/2011 tarihli 27905 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 2/1. maddesi gereğince hüküm tarihine göre temyizi mümkün olmadığından, sanık ...'ın temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, B-Sanık hakkında başkasına ait kimlik bilgilerini kullanma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak; Kasten işlemiş olduğu suçtan hapis cezası ile mahkumiyetinin yasal sonucu olarak sanığın TCK'nın 53/1. maddesinin ''a,b,c,d,e'' bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, ''kendi altsoyu'' üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından "TCK’nın 53/1. maddesinin uygulanmasına" ilişkin bölümün çıkarılarak, yerine "TCK'nın 53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,C-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanık ve suç ortağının müştekilerin işyerinden çaldıkları 3950-TL paranın yakalandıktan sonra sanıkların yer göstermesi ile kollukça saklı olduğu yerden alınıp müştekiye iade edilmesi ve müştekilerin hırsızlık suçu nedeniyle zararlarının bulunmaması karşısında; sanık hakkında TCK'nın 168/1. maddesinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığının karar yerinde tartışılmaması,2-Kasten işlemiş olduğu suçtan hapis cezası ile mahkumiyetinin yasal sonucu olarak sanığın TCK'nın 53/1. maddesinin ''a,b,c,d,e'' bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, ''kendi altsoyu'' üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 26.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.