Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16135 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16465 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını bozma, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I- Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde:Sanığın eyleminin bina içinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık suçunu oluşturduğu kabul edilip, uygulama maddesinin TCK'nın 142/1-b maddesi yerine 142/2-b olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata kabul edilmiştir.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ...'ın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, II- Sanık ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde:Hırsızlık suçu açısından; sanığın eyleminin bina içinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık suçunu oluşturduğu kabul edilip, uygulama maddesinin TCK'nın 142/1-b maddesi yerine 142/2-b olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata kabul edilmiştir.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak;Sanık hakkında, tekerrür uygulamasına esas gösterilen Silifke Ağır Ceza Mahkemesinin 28.01.1994 tarih ve 1995/32-85 E.K. sayılı ilamındaki cezanın nitelikli adam öldürme ve gasp suçlarından içtimalı olması karşısında, içtimalı cezalardan en ağırının tekerrüre esas alınması gerektiği halde toplam cezanın tekerrüre esas alınması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin çıkartılarak yerine “Sanığın mükerrir olduğu anlaşıldığından TCK'nın 58. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, Silifke Ağır Ceza Mahkemesinin 28.01.1994 tarih ve 1995/32-85 E.K. sayılı ilamı ile nitelikli adam öldürme suçundan tayin edilen müebbet ağır hapis cezasının tekerrür uygulamasına esas alınmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, III- Sanık ... hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal etme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde:TCK'nın 116/2. maddesi ile kişilerin mesleki faaliyetleri ve meslek icra alanlarının güvence altına alındığı, işyeri kavramının işin yapıldığı, konut dışındaki yerleri ifade ettiği, mağdurun işyerinden bağımsız, ayrı bir yerde bulunduğu anlaşılan ve malların korunması amacıyla kullanılan depodan işlenen hırsızlık suçunda, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme suçunun yasal öğelerinin oluşmadığı gözetilmeden, sanığın bu suçtan beraati yerine yazılı şekilde hükümlülüğüne karar verilmesi,Kabul ve uygulamaya göre de,1-Suçun birden fazla kişi tarafından birlikte işlendiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK'nın 119/1-c maddesi gereğince uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,2-Sanık hakkında, tekerrür uygulamasına esas gösterilen Silifke Ağır Ceza Mahkemesinin 28.01.1994 tarih ve 1995/32-85 E.K. sayılı ilamındaki cezanın nitelikli adam öldürme ve gasp suçlarından içtimalı olması karşısında, içtimalı cezalardan en ağırının tekerrüre esas alınması gerektiği halde toplam cezanın tekerrüre esas alınması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, ceza süresi bakımından 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 326/son. maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının gözetilmesine, 05.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.