MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: I-Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkındaki beraat hükmü yönünden yapılan incelemede; 1-ATM'den para çekilmeye çalışıldığı ana ilişkin kamera görüntüsünün çözünürlüğünün düşük olması sebebiyle çıplak gözle şahısların eşgalleri kesin olarak anlaşılamadığından, sanıkların teşhise esas fotoğrafları ile kamera görüntülerinin bu konuda uzman Adli Tıp Kurumu ya da Polis Kriminal Labaratuvarına gönderilerek, görüntülerdeki şahısların sanıklar olup olmadığı konusunda rapor alınması, sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması 2-Olay günü saat 15:23'de yapılan havale işleminden önce de, saat 14:15'de yine katılan şirketin hesabından ...Şirketi'nin... Şubesindeki hesabına 4.985,00 TL'nin EFT işlemi ile gönderildiği, bu işleme yönelik evrakın tefrik edilerek ... Cumhuriyet Savcılığı'nın 2008/52600 numarasına kaydedildiğinin anlaşılması karşısında, anılan soruşturma dosyasının akıbeti sorularak dosyanın geldiği aşamaya göre davaların birleştirilmesi yoluna gidilmesi; aksi takdirde dosyanın onaylı örneklerinin bu dosya içine alınarak delillerin birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre tüm deliller çerçevesinde sanıkların hukuksal durumularının değerlendirilmesi gerekirken, bu konularda kovuşturma genişletilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, 3-Sanık ...'ın kimlik bilgilerinin gerekçeli karar başlığına yazılmaması suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 232/2-b maddesine aykırı davranılması, 4-Sanıkların suç tarihinde kullandıkları telefon numaralarının ilgili GSM şirketlerinden tespit edilmesi, bu numaraların suç tarihine ilişkin baz istasyonu sinyal bilgilerini de içerir şekilde HTS kayıtlarının getirtilmesi suretiyle, sanıklar arasında yapılan herhangi bir görüşme olup olmadığının araştırılması, sanıkların suç tarihinde ve halen ikamet ettikleri yer ile işlemlerin yapılmak istendiği yerlerden sinyal verip vermediğinin, gerektiğinde alanında uzman bilirkişiden rapor alınmak suretiyle tespit edilmesi, 5-Kabule göre de; Anayasanın 141. ve 5271 sayılı CMK'nın 34, 230 ve 289 maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının denetimine imkan verecek şekilde açık ve gerekçeli olması, gerekçe bölümünde mevcut delillerin tartışılması, değerlendirilmesi, reddedilen veya kanıtlama yönünden üstün tutulan delillerin neler olduğu ve nedenlerinin gösterilmesi, delillerle sonuç arasında bağ kurulması, bir başka deyişle eldeki delillerle neden bu sonuca varıldığının anlatılması gerektiği, tüm bunların ışığında ulaşılan kanaat ve CMK’nın 230. maddesinde belirtilen diğer unsurların bulunması gerektiği gözetilmeden gerekçesiz hüküm kurulması, II-Sanıklar ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmü yönünden yapılan incelemede; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-02.07.2008 tarihinde saat 15:23'de internet bankacılığı yoluyla sanık ...'in hesabına 5.600 TL'nin havale edilmesinin ardından aynı gün saat 15:30'da 4.680 TL tutarında alış veriş yapılmak istendiği, bu işlemden 3 dakika sonra da ATM'den 1.000 TL tutarında nakit çekim işleminin denendiği olayda, hesabın blokeli olması sebebiyle her iki işleme de banka tarafından onay verilmediği de gözetildiğinde, sanıkların bilişim sitemini kullanarak hukuka aykırı yarar sağlamaya yönelik fiillerinin katılanın temsilcisi olduğu şirketin hesabından tek bir hareketle para alınmasıyla gerçekleştirildiği, bu işlemlerin müteselsil suç olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeksizin, sanıklar hakkında TCK’nın 43. maddesi gereğince verilen cezada artırım yapılması, 2-Katılanın yetkilisi olduğu şirketin hesabından, sanık ...'in hesabına paranın havale edilip geçmesiyle eylemin tamamlandığı gözetilmeden, teşebbüs hükümleri uygulanmak suretiyle eksik ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekili ile sanık ... müdafii ve sanık ...'in temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 20.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.