Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15776 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 23274 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:1- Sanıklar hakkında mala zarar verme suçları açısından yapılan temyiz incelemesinde;Dosya kapsamına göre, sanıkların müştekinin işyerini penceresini zorlayarak zarar verdiklerine yönelik olayla ilgili, yerinde yapılan keşif ve sonrasında alınan bilirkişi raporunda pencerenin hafif bir eylemle açılabildiğinin ve zararın olmadığının tespit edilmesi, müştekinin de iddianamede zarar verilerek girildiği belirtilen pencereyle ilgili bir zararının olmadığını beyan etmesi karşısında; sanıkların atılı suçtan beraatları yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ...’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA,2- Sanıklar ... ve ...’ın hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçları açısından yapılan temyiz incelemesinde;İşyeri dokunulmazlığını bozma suçunun birden fazla sanık tarafından işlenmesine rağmen, sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nın 119/1-c maddesi gereğince cezanın artırılmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;Dosya kapsamına göre hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçlarının 05:30 saatleri arasında gerçekleştiğinin kabulü gerektiğinin, Kandilli Rasathanesi verilerine ve yaz saati uygulamasına göre de saat 04:31de gündüzün başladığının anlaşılması karşısında; hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçlarının gece sayılan zaman dilimi içerisinde gerçekleştiği kesin olarak belli olmaması nedeniyle, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği bu suçların gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken sanıklar hakkında TCK'nın 143. ve 116/4. maddelerince artırım yapılıp yazılı şekilde hüküm kurularak fazla ceza tayin edilmiş olması,Sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezası ile mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin “a,b,c,d,e” bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, "kendi altsoyu" üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin göz ardı edilmesi, Bozmayı gerektirmiş sanıklar ... ve ...’ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanıkların hırsızlık suçlarına ilişkin hüküm fıkralarından 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin karardan çıkartılması suretiyle, işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından 116/4. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin hükümden çıkartılarak yerine 116/2. maddesinin yazılması suretiyle, hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçlarına ilişkin hükümlerden 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine “Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin “a,b,c,d,e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, "kendi altsoyu" üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3.fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına, cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,3-Sanık ... hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçları açısından yapılan temyiz incelemesinde;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sağır ve dilsiz olan sanık ...'e istemi aranmaksızın müdafii atanması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle CMK'nın 150/2. maddesine aykırı davranılması,2-Sağır ve dilsiz sanık İdris'e tercüman ücreti yükletilmesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3. maddesinin (a) ve (e) bendleri hükmüne aykırı olduğunun gözetilmemesi,3-Kabule göre de,a)İşyeri dokunulmazlığını bozma suçunun birden fazla sanık tarafından birlikte işlenmesine rağmen, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 119/1-c maddesi gereğince cezanın artırılması gerektiğinin gözetilmemesi,b)Dosya kapsamına göre hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçlarının 05:30 saatleri arasında gerçekleştiğinin kabulü gerektiğinin, Kandilli Rasathanesi verilerine ve yaz saati uygulamasına göre de saat 04:31de gündüzün başladığının anlaşılması karşısında; hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçlarının gece sayılan zaman dilimi içerisinde gerçekleştiği kesin olarak belli olmaması nedeniyle, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği bu suçların gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken sanıklar hakkında TCK'nın 143. ve 116/4. maddelerince artırım yapılıp yazılı şekilde hüküm kurularak fazla ceza tayin edilmiş olması,c)Sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezası ile mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin “a,b,c,d,e” bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, "kendi altsoyu" üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin göz ardı edilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, sanığın kazanılmış hakkının gözetilmesine, 19.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.