MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlaliHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Suça sürüklenen çocuğun soruşturma aşamasında müştekiye ait bilgisayar ile bakır klima kablolarını sattığı kişilerin iş yerini söyleyerek iadeyi sağlamış isede; sanığın suça konu eşyaları satmış olduğu üçüncü kişilerin zararını gidermediğinin anlaşılması karşısında uygulama koşulları bulunmadığı halde TCK'nın 168. maddesiyle uygulama yapılması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.Ceza Genel Kurulu'nun 04.03.2008 tarih ve 647/43 ile 23.03.2004 tarih ve 41/70 sayılı kararlarında da belirtildiği üzere; suçun işlendiği 18 yaşından küçük olan sanık hakkında 5237 Sayılı TCK'nın 142/1-b. maddesi gereğince ceza 2 yıl olarak belirlenip, TCK'nın 143. maddesiyle ¼ arttırım ile 2 yıl 6 ay, 168. maddesiyle 2/3 indirim ile 10 ay , 31/3. maddesiyle 1/3 ve 62.maddesiyle 1/6 indirim ile 5 ay 16 gün hapis cezasına hükmedilmiş ise de; sanığın sabit kabul edilen eylemine TCK'nın 142/1-b, 143 maddesi uyarınca verilen 2 yıl 6 ay hapis cezasının TCK'nın 31/3. maddesi gereğince 1/3 oranında indirim yapılmak suretiyle 1 yıl 8 ay olarak belirlenip TCK'nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak hapis cezası 1 yıl 4 ay 20 gün olarak belirlenerek TCK 50/3. maddesinin uygulama sınırları dışında bir ceza belirleneceğinden ve aksi hal sanığın; önceki yanılgılı uygulama nedeniyle ortaya çıkan hafif sonuç cezadan, ikinci kez mahkumiyetin sonuçlarını da kapsayacak şekilde yararlandırılmasını sağlayacak, sanığa daha önce bir kez tanınmış olan atıfet genişletilmek suretiyle hakkaniyete aykırı sonuçların doğmasına, adalet ve eşitlik ilkelerinin zedelenmesine yol açılmış olacağından, sanık hakkındaki anılan uygulama bozma nedeni yapılmayarak tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda olduğu anlaşılan sanık hakkında TCK'nın 53/4. maddesi dikkate alındığında aynı maddenin birinci fıkrasındaki hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ...'ın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.