Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1507 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 17592 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” ilişkin hükmün, TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerde yer almadığı anlaşılmakla, tebliğnamedeki bozma isteyen (4) numaralı görüşe iştirak edilmemiştir.1- Hangi suçun, hangi tarihte, kimler tarafından, kime karşı, ne şekilde işlendiğinin, her olay için kendi içinde unsurları bakımından ayrı ayrı değerlendirilerek, suçların belirlenen unsurlara uygun olarak nitelendirilmesinin yapılması, birleştirilen iddianamelerde yazılı sevk maddeleri ile yapılan belirlemelerinin uygun düşmemesi halinde ek savunma hakkı verilerek, iddianamede yer almayan maddelerin uygulanması, yer alan ama belirlemeye uygun olmadığı düşünülen maddelerin ise uygulanmama ihtimali değerlendirilip, ek savunma hakkı verilmesi ve yapılan yargılama sonucunda hangi suçun, hangi sanık tarafından hangi mağdura karşı işlendiği tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça belirtilerek hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde birleşen dosya numaraları referans gösterilmekle yetinilerek, eksik gerekçelerle sanıkların mahkumiyetlerine karar verilmesi,2- Bozma kararında değerlendirilmesi gerektiği belirtilen HTS raporlarının getirtilip dosya arasına konulması ile yetinilerek, belirlenen olguların Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde karar yerinde gösterilmesi yerine HTS raporlarının değerlendirildiğinin gerekçeye yazılması ile yetinilmesi,3- Kabule göre de;a- Birden fazla kişi ile birlikte işyeri dokunulmazlığını ihlal eden sanıklar hakkında TCK'nın 119/1-c maddesinden artırım yapılması gerektiğinin düşünülmemesi,b- Müştekilerden ... ...'nın şoförlüğünü yaptığı ve olay tarihinde arızalı olduğu için kapıları açık bırakılan ticari taksinin çalınması şeklinde gerçekleşen eylemin, 5237 sayılı TCK'nın 141. maddesinde düzenlenen basit hırsızlık suçuna uyduğu gözetilmeksizin, aynı eyleme ilişkin olarak sanık ... ... hakkında TCK'nın 142/1-e, diğer sanık ... ... hakkında ise TCK'nın 142/1-b maddesi ile hüküm kurulması,c- Yukarıda (b) bendinde anlatılan eylemin TCK'nın 141. maddesinde düzenlenen basit hırsızlık suçuna uyduğu ve hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca; ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur'' hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,d- Sanık ... ...'ın, müştekilerden ... ...'a yönelik, kapıları kilitli olarak sokak üzerine park edilen aracın düz kontak yapılarak çalınması şeklinde gerçekleşen eyleminin, TCK'nın 142/1-b maddesine uyduğu gözetilmeksizin, aynı Yasanın 142/1-e maddesi ile hüküm kurulması,e- Sanıkların tekerrüre esas alınan ilamlarına konu suçların 5237 sayılı TCK'nın yürürlük tarihinden önce işlendiği, 765 sayılı TCK'ya göre verilen mahkumiyet kararlarından sonra mahkemesince uyarlama yargılamaları yapılarak verilen ek kararlar ile sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK hükümlerine göre yeniden karar verildiği ve bu ek kararlar ile verilen mahkumiyet kararlarının da tekerrüre esas alındığının anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında 2. kez mükerrirlik hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ... ile ... ...'ın temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sonrası yapılacak yargılama sonucuna göre sanıklar hakkında mahkumiyet kararı verildiği takdirde, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçuna yönelik olarak; 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca sanıkların sonuç ceza bakımından kazanılmış haklarının korunmasına, 21.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.