MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Konut dokunulmazlığının ihlaliHÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Her ne kadar hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 18.06.2014 tarih ve 6545 sayılı kanun ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 231/8. maddesi uyarınca denetim süresi içerisinde kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği düzenlenmiş ise de, önceki hükmün sanık lehine olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede; Diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.Ancak; 1-Dairemizce de benimsenen ve Y.C.G.K.'nın 16.04.2013 günlü, 2012/6-1307 esas ve 2013/151 sayılı kararı uyarınca iddianamelerdeki olayın anlatım biçimi ve uygulanması istenen yasa maddelerine göre; sanık hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan 5271 sayılı CMK'nın 170. maddesine uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığı gibi, iddianame de düzenlenmediğinin anlaşılması karşısında, hükmün konusunun iddianamede gösterilen eylemle sınırlı olduğu gözetilmeden dava konusu dışına çıkılarak 5271 sayılı CMK'nın 225/1. maddesine aykırı davranılması,2-Kabule göre de; a-Tanık ve katılanların beyanlarına göre, olay öncesinde katılanlar ile arasında husumet bulunduğu anlaşılan sanığın olay günü, olay tarihinden yaklaşık 5-6 ay önce ikamet ettiği apartmanın birinci katına ait demirlerden tutunarak ikinci katına tırmandığı sırada, tanık ... tarafından yakalandığının anlaşılması karşısında, oluşa ve tüm dosya içeriğine göre, sanığın eylemi konut dokunulmazlığının ihlali suçunu oluşturduğu halde, eylemin hatalı vasıflandırması ile yazılı şekilde kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan mahkumiyet kararı verilmesi, b-Sanığın adli sicil kaydındaki açıklanması geri bırakılan hükmün, CMK'nın 231/6-a maddesine esas olabilecek kesin hüküm niteliğinde bulunmaması, maddi bir zararın söz konusu olmaması ve sanığın cezası ertelenirken bir daha suç işlemeyeceği konusunda düşünce belirtilmesine rağmen 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231/5-14. maddesinin uygulanmasına engel olan hususlardan hangisinin mevcut olduğu gösterilmeden ve anılan maddenin uygulama olanağının bulunup bulunmadığının tartışılmaması karşısında, sanığın adli sicil kaydı gerekçe gösterilerek yetersiz gerekçe ile CMK'nın 231. maddenin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'nın temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA,15.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.