MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:I-Sanık ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükmün incelenmesinde;Sanık hakkında hırsızlık suçundan ceza verilirken kanun maddesinin TCK'nın 142/1-b maddesi yerine aynı Kanun'un 85/1 maddesi olarak yanlış yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir.Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Hırsızlık suçundan verilen uzun süreli cezası ertelenen sanık hakkında TCK'nın 53/1 maddesinin c fıkrasındaki alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyumluk yetkilerini içeren haklardan yoksunluğuna hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması,2-Mala zarar verme suçundan verilen kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında TCK'nın 53/4. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasının uygulanamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm kısmındaki, hırsızlık suçunda TCK'nın 53.maddesinin uygulanmasına ilişkin kısım çıkartılarak yerine “TCK'nın 53 maddesinin 1 fıkrasının c bendindeki alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyumluk yetkilerini içeren hakların dışında yer alan aynı bendeki diğer haklar ile a,b,d,e bentlerinde yazılı haklardan infaz tarihine kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, Yine hüküm kısmındaki, mala zarar verme suçunda TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısım çıkartılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II-Sanık ... hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal etme suçundan; sanık ... hakkında hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;1-Oluşa ve dosya içeriğine göre; katılana ait inşaat malzemelerini muhafazası amacıyla depo olarak kullanılan yere girilerek gerçekleştirilen eylemde, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme suçunun yasal unsurunun oluşmadığı gözetilmeden, sanıkların yüklenen bu suçtan beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi, 2-Sanık ... hakkında ... Devlet Hastanesince düzenlenen hafif mental reterdasyon tanısı konarak yüzde 50 özürlü olduğuna ilişkin rapor fotokopisi bulunması, sanık müdafinin sorgu savunması ile temyiz dilekçesinde bu durumu belirmesi karşısında; bahsi geçen hastalığın 5237 sayılı TCK’nın 32. maddesi kapsamında, suç tarihinde işlediği eylemin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme (irade) yeteneğini tamamen kaldıracak veya önemli derecede azaltacak nitelikte olup olmadığının araştırılıp usulünce raporla saptanarak, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,3-Kabule göre de; a-Hırsızlık suçundan verilen uzun süreli cezası ertelenen sanık ... hakkında TCK'nın 53/1 maddesinin c fıkrasındaki alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyumluk yetkilerini içeren haklardan yoksunluğuna hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması,b-Mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal etme suçlarından verilen kısa süreli hapis cezaları ertelenen sanık ... hakkında TCK'nın 53/4. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasının uygulanamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 14.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.