Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13225 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 13989 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlalHÜKÜM : MahkmiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Müştekinin, 23.30 sıralarında istirahate ayrılıp, sabah 06.30 da uyandığında eve hırsız girdiğini anlamış olduğu yolundaki beyanı ile UYAP sorgulamasında suç tarihinde güneşin 05.08 de doğduğu ve yaz saati uygulaması da dikkate alındığında saat 05.08 e kadar olan zaman diliminin gece olarak kabul edilmesi gerektiğinin anlaşılması karşısında, hırsızlık eyleminin gece sayılan vakitte gerçekleştiğinin kesin olarak belli olmaması nedeniyle, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince eylemin gündüz vakti işlendiğinin kabulü ile hüküm kurulması gerekirken, hırsızlık suçu bakımından, 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesince artırım yapılması; konut dokunulmazlığının ihlali suçu bakımından ise aynı Yasanın 116/1.maddesi yerine 116/1-4 maddelerinin uygulanması yoluyla fazla ceza tayin edilmiş olması, 2-Bu dava sebebiyle yapılan 7,45 TL davetiye giderinin 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK'nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ün temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, sanığın hapis cezasına ilişkin mahkumiyetleri nedeniyle 5237 sayılı TCK nın 51. maddesi ile 5271 sayılı CMK nın 231. maddelerinin uygulanma koşullarının bulunmadığı değerlendirilerek, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. Maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 1-hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak, aynı yasanın 142/1-b maddesi gereğince sonuç cezanın 2 yıl hapis cezası olarak belirlenmesine; 2-hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK'nın 116/4. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak, aynı yasanın 116/1 ile 50 ve 52. maddeleri gereğince sonuç cezanın 3600 TL adli para cezası olarak belirlenmesine; 3-yargılama gideri ile ilgili bölüm çıkarılarak yerine ''bu dava sebebiyle yapılan 7,45 TL yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle 5271 sayılı CMK.nun 324/4. maddesi uyarınca Devlet Hazinesine yüklenmesine” ibaresi eklenmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 8.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.