Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 131 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 19524 - Esas Yıl 2016





Mala zarar verme suçundan sanıklar ... ... ve ... .. hakkında yapılan duruşma sonunda; sanıkların mahkumiyetine ilişkin ... Asliye Ceza Mahkemesince verilen 22.09.2010 tarih ve 2009/218-2010/218 E.-K. sayılı hükmün sanıklar tarafından temyizi üzerine ... 16.06.2014 tarih ve 2013/11473-2014/21241 E.-K. sayılı ilamı ile sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan verilen mahkumiyet kararlarının miktar itibariyle kesin olması sebebiyle sanıkların temyiz istemlerinin reddine karar verildiği, bu karara karşı ...’nın 07.12.2016 tarih ve 2016/396712 sayılı yazısı ile özetle, sanıklar hakkında TCK'nın 151/1, 62. maddeleri uyarınca hükmedilen 3 ay 10 gün hapis cezasının temyizi kabil olması sebebiyle, daha önce düzenlenen 11.03.2013 tarihli tebliğnamede bildirilen görüş ile suç yeri inceleme raporunda sürgülü camın zorlanarak açıldığının belirtildiği ve hükmün gerekçesinde mala zarar verildiğine ilişkin delillerin nelerden ibaret olduğunun açıklanmamış olması sebebiyle mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin esastan incelenerek bozulmasına karar verilmesi gerekirken, temyizi kabil olmadığı gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar verilmesinin isabetli olmadığı belirtilerek itiraz talebinde bulunulması üzerine dosya Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: TÜRK MİLLETİ ADINA ... 07.12.2016 tarih ve 2016/396712 sayılı itiraz istemi yerinde olduğundan KABULÜ ile; ... 16.06.2014 tarih ve 2013/11473-2014/21241 sayılı kararının sanıklar ... ... ve ... ... hakkında mala zarar verme suçuna ilişkin I numaralı bölümünün ilamdan çıkarılarak esastan yapılan incelemede; Sanıkların hürriyetlerini sınırlayıcı hallerin infaz aşamasında hükmedilen hapis cezalarından indirilmesi olanaklı görüldüğünden, tebliğnamede bozma isteyen (4) numaralı görüşe iştirak edilmemiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye, hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-Davaya konu olay nedeniyle ... Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunan sanıklar ... ... ve ... ... savunmalarının davaya bakmakla görevli ... Asliye Ceza Mahkemesi tarafından tespit edilmeyip, talimat yazılarak ... Asliye Ceza Mahkemesi tarafından alınması ve sanıkların bu savunmaları ile yetinilerek karar verilmesi suretiyle CMK’nın 196. maddesine aykırı davranılarak savunma haklarının kısıtlanması, 2-Müştekinin işyerinden çalınan bir kısım alüminyum eşyalar ile elektrik malzemelerine zarar verilmesinin, mala zarar verme suçunun konusunun hırsızlık suçunun konusu ile aynı olması sebebiyle ayrıca mala zarar verme suçunu oluşturmayacağı, ancak müştekinin işyerine kilitli olan sürgülü pencere camı zorlanmak suretiyle açılarak girildiği, pencereye zarar verildiği takdirde ise mala zarar verme suçunun oluşacağının anlaşılması karşısında, müştekiden penceredeki zorlama nedeniyle herhangi bir zararının oluşup oluşmadığı sorularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ... ve ... ... temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 17.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.