MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Bina içinde muhafaza altına alınan eşya hakkında hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını ihlalHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:05.11.2009 tarihli tutanak içeriği, mağdur beyanları ve tüm dosya kapsamına göre, mağdura ait işyerinde meydana gelen hırsızlık olayından sonra kolluk görevlilerinin çevrede yaptıkları araştırma sonucu sanık ... ve hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen ...'nın suça konu malzemeler ile birlikte yakalandıklarının anlaşılması karşısında, koşulları oluşmadığı halde sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde TCK'nın 168. maddesi uyarınca indirim yapılarak sanıklara eksik ceza verilmesi; yine birden fazla kişi ile birlikte işyeri dokunulmazlığını bozma suçunu işleyen sanıklar hakkında işyeri dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükümde TCK'nın 119/1-c maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;1-TCK’nın 53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanıkların mahkum oldukları hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihlerine kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,2-Yapılan yargılama giderlerinin, sanıkların payları oranında alınmasına karar verilmesi gerekirken müşterek müteselsilen tahsiline karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasında yer alan ‘‘53. maddesinin uygulanmasına’’ ilişkin bölümler çıkarılarak, yerlerine ‘‘53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına’’ cümlelerinin, yine yargılama giderleri bölümünde yer alan ''müşterek müteselsilen'' ibaresi çıkarılıp, yerine "paylarına düşen oranda ayrı ayrı" ibaresinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.