MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Sanık ... hakkında yalan beyanda bulunma suçundan zamanaşımı süresi içerisinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür.I-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK'un 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra sanık hükmü temyiz ettiğinden, anılan Yasanın 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak temyiz isteminin REDDİNE, II-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanık tarafından haricen satın alınan ve suçta kullanıldığı için müsadere edilen aracın değeri ile suça konu mazotun değeri karşılaştırıldığında, aracın müsadere edilmesinin işlenen suça nazaran ağır sonuçlar doğuracağı ve hakkaniyete aykırı olacağının anlaşılması karşısında; TCK'nın 54/3. maddesine aykırı olarak yazılı şekilde aracın müsaderesine karar verilmesi,2-Sanığın tekerrüre esas alınan... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 15.11.2006 karar tarihli 2006/120-931 sayılı hapisten çevrili 396 TL erteli adli para cezasına ilişkin ilamın karar tarihinden itibaren 5 yıl geçtikten sonra ikinci suçu işlediğinden ve 647 Sayılı Yasa'nın 6. maddesi uyarınca ertelenen cezanın 765 Sayılı TCK'nın 95. maddesi uyarınca erteleme süresi içerisinde suç işlenmemesi halinde "esasen vaki olmamış" sayılacağından tekerrür uygulamasına esas alınamayacağının gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından “... plakalı aracın müsaderesine” ilişkin bölümün çıkarılarak yerine ... plakalı aracın sahibine iadesine” cümlesinin eklenmesi ve hüküm fıkrasından sanığa verilen cezanın “5237 sayılı Yasanın 58/6.maddesine göre mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine” ilişkin bölümün karardan çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.