Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12138 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 24588 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlaliHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Sanığın, katılanın konutuna girip burada bulunan para, ziynet eşyası ve dizüstü bilgisayar ile birlikte otomobil anahtarını da çalarak, bu anahtarla otomobilin kapısının açıp torpidoda bulunan havaalanı otopark kartını çalması biçiminde gerçekleşen eyleminin, araya zaman aralığı girmeden ve fiil kesintiye uğramadan devam ettiği gözetildiğinde, bütün halinde tek bir hırsızlık suçunu oluşturduğu, suça vasıf verilirken eylem bütünlüğü içindeki en ağır niteliğe dayanılması gerektiğinden 5237 sayılı TCK'nın 142/2-d maddesine uyan haksız şekilde elde bulundurulan anahtarla kilit açmak suretiyle hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanun’un 142/1-b maddesiyle uygulama yapılması,2- Hırsızlık suçuna konu eşyanın önem ve değerinin fazla olduğu değerlendirilmeden, 5237 sayılı TCK'nın 61. maddesine aykırı olarak temel cezanın alt sınırdan belirlenmesi,3- Olay tarihinde güneşin saat 18.19'da batıp 07.05’te doğduğu, müştekinin soruşturma aşamasındaki beyanında, 19.10.2011 tarihinde saat 17.30’da evden ayrılıp saat 20.15’de geri geldiğinde hırsızlığın yapılmış olduğunu gördüğünü söylemesi, kovuşturma aşamasında ise bu defa saat 20.00-22.00 arasında evde bulunmadığı sırada suçun işlendiğini beyan edip soruşturma aşamasındaki beyanının doğru olduğunu kabul etmesi ve sanığın da suç saati konusunda açıklamada bulunmadığından suçun işlendiği saat konusunda şüphe bulunduğunun anlaşılması karşısında; şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince hırsızlığın gündüz vakti gerçekleştirildiğinin kabulü gerekirken, 5237 sayılı TCK'nın 143/1 ve 116/4 maddesi ile uygulama yapılarak, sonuçta fazla cezaya hükmedilmesi, 4- Hırsızlık suçundan kurulan hükümde, 5237 sayılı TCK’nın 62 maddesi ile uygulama yapılması sırasında hesap hatası sonucu fazla cezaya hükmolunması,5- Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine, aynı maddenin (a), (b), (d) ve (e) bentlerindeki diğer haklar ile 53/1 maddesinin (c) fıkrasındaki kendi altsoyu dışındaki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğunun infaz tarihine kadar süreceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 30.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.